Rabb'lerinin kendilerine verdiğini alanlar, daha önce iyi olanlardır.
- Allah'ın emirlerine karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiğini alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar. Şüphesiz onlar, bundan önce dünyada güzel davrananlardı.
(15, 16) Şüphesiz ki muttakîler (duyarlı olanlar), Rablerinin kendilerine verdiği (nimetleri) alarak cennetlerde ve (su) kaynaklarında (olacaklar)dır. Şüphesiz ki onlar, bundan önce (dünyada) güzel davrananlardı.
Rab'lerinin kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce güzel davranıyorlardı.
Rabb'lerinin kendilerine verdiğini alanlar, daha önce iyi olanlardır.
Rablerinin (Sahiplerinin) ikramını alırlar. Onlar daha önce iyi davranan kimselerdi.
Efendilerinin kendilerine verdiğini alırlar. Aslında, bundan önce güzel davranıyorlardı.
Rablerinin kendileri için takdir ettiğini (derin bir şükranla) alarak; çünkü onlar, zaten daha önce de iyilerdendi:
Rablerinin kendilerine verdiğini almış kişiler olarak. Doğrusu, onlar bundan önce de iyilik ve güzellik sergilemekteydiler.
Rablerinin kendilerine verdiğini alanlar olarak. Çünkü onlar, bundan önce ihsanda (güzel davranışta) bulunanlardı.
Rablerinin kendilerine verdiğini alarak. Çünkü onlar, bundan önce güzel davranmayı adet edinmışlerdi.
Rablerinin bağışlayacağı her şeyden istedikleri gibi yararlanarak; (çünkü) onlar geçmişte iyi şeyler yapan (insan)lardı;
(15-16) Şüphesiz Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği şeyleri alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. Şüphesiz onlar bundan önce iyilik yapan kimselerdi.
Alarak rablarının kendilerine verdiğini, çünkü onlar bundan evvel güzellik yapmayı adet edinmişlerdi
Rablerinin, kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce güzel davranırlardı.
Rablerinin kendilerine verdiğini alanlar olarak. Çünkü onlar, bundan önce ihsanda (güzel davranışta) bulunanlardı.
(15-16) Şübhesiz ki (fenalıkdan) sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği (sevabı) ahz (-ü kabul) etmiş (ve bundan raazi olmuş) olarak, cennetlerde, pınarlar (ın başların) dadırlar. Çünkü onlar bundan evvel iyi amel (ve hareket) edenlerdi.
Rabblarının kendilerine verdiğini almış olarak. Zira onlar bundan önce de ihsan edenlerdendi.
Rab'lerinin kendilerine verdiklerini almışlardır, çünkü onlar bundan önce iyi kimseler idiler.
Rab'lerinin kendilerine verdiği mükafatları almaktadırlar. Çünkü onlar, daha önce dünyada iyi davranan kimselerdi.
Rablerinin kendilerine verdiğini alıcılar olarak (içten dışa çıkış olarak)! Muhakkak ki onlar bundan önce muhsindiler.
Rab'lerinin kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce güzel davranıyorlardı.
Rabb'lerinin kendilerine verdiğini alanlar, daha önce iyi olanlardır.
Receiving what their Lord has bestowed to them, for they were before that pious.
Taking what their Lord has given them; they were before that doers of good;
receiving what their Lord has given them. Certainly before that they were good-doers.
They receive their Lord's rewards, for they used to be pious.
Receiving what their Lord has bestowed to them, for they were before that pious.
Receiving what their Lord has bestowed to them, for they were before that pious.