Eğer Hakk onların hevalarına göre belirlenseydi gökler, yer ve onların içindekiler bozguna uğrardı. Hayır, faydalarına olacak zikirlerini getirdik. Ne var ki onlar faydalarına olan zikirden yüz çevirenlerdir.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | velevi | ve eğer | |
2 | ttebea | uysaydı | تبع |
3 | l-hakku | hak | حقق |
4 | ehva'ehum | onların keyiflerine | هوي |
5 | lefesedeti | bozulur giderdi | فسد |
6 | s-semavatu | gökler | سمو |
7 | vel'erdu | ve yer | ارض |
8 | ve men | ve kimseler | |
9 | fihinne | bunların içinde bulunan | |
10 | bel | bilakis | |
11 | eteynahum | biz onlara getirdik | اتي |
12 | bizikrihim | Zikir'lerini | ذكر |
13 | fehum | fakat onlar | |
14 | an | -nden | |
15 | zikrihim | Zikirleri- | ذكر |
16 | mua'ridune | yüz çeviriyorlar | عرض |
Eğer hak, onların arzularına uysaydı, elbette gökler ve yer ile bunlarda bulunanlar bozulur giderdi. Hayır, biz onlara şan ve şereflerini getirdik, fakat onlar kendi şereflerine sırt çevirdiler.
Gerçek onların isteklerine uysaydı, gökler, yer ve bunlarda bulunanlar bozulup giderdi.* Hayır! Biz onlara zikirlerini (Kur'an'ı) getirdik; (fakat) onlar (gerçeği) hatırlamalarından yüz çevirenlerdir.
Gerçek onların fantezilerine uysaydı, gökler, yer ve içlerindekiler kaosa girerdi. Halbuki onlara mesajlarını verdik, ancak çokları mesajlarından yüz çevirmekte.
Eğer Hakk* onların hevalarına* göre belirlenseydi gökler, yer ve onların içindekiler bozguna uğrardı. Hayır, faydalarına olacak zikirlerini* getirdik. Ne var ki onlar faydalarına olan zikirden* yüz çevirenlerdir.
Eğer doğru onların arzularına göre şekillenseydi göklerin, yerin ve onlarda olan kimselerin düzeni bozulurdu. Onlar içlerindeki zikri, doğru bilgiyi getirdik. Onlar kendi doğrularından kaçınıyorlar.
Gerçek onların isteklerine uysaydı, gökler, yeryüzü ve içindekiler yıkılır giderdi. Hayır! Onlara, öğretilerini getirdik. Yine de öğretilerinden yüz çeviriyorlar.
Ama eğer hakikat onların keyiflerine tabi olsaydı, gökler, yer ve içindekiler mahvolur giderdi. Aksine, Biz onlara, kendi (insanlık) şeref ve onurlarını hatırlattık, fakat onlar kendi şereflerini hatırlamaktan yüz çevirdiler.
Eğer hak onların keyiflerine uysaydı, gökler de yer de bunların içindekiler de kesinlikle fesada uğrardı. Hayır, biz onlara zikirlerini/Kur'anlarını getirdik ama onlar zikirlerinden/Kur'anlarından yüz çeviriyorlar.
Eğer hak, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olsaydı hiç tartışmasız, gökler, yer ve bunların içinde olan herkes (ve her şey) bozulmaya uğrardı. Hayır, biz onlara kendi şan ve şeref (zikir)lerini getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar.
Eğer Hak, onların keyiflerine uysaydı, gökler, yeryüzü ve bunlardaki kimseler kesinlikle bozulurdu. Hayır, Biz onlara unutulmaz ders olacak zikirlerini getirdik de onlar, zikirlerinden yüz çeviriyorlar.
Fakat, gerçek onların arzu ve emellerine uyacak olsaydı, şüphesiz gökler ve yer içindekilerle beraber yıkılır giderdi! Oysa, Biz (bu ilahi mesajda) onlara akılda tutmaları gereken her şeyi ulaştırdık; ne var ki, kendilerine bahşedilen bu hatırlatıcı mesajdan (umursamazlıkla) yüz çevirdiler!
Eğer hak onların arzularına uysaydı, gökler ile yer ve onlarda bulunanlar elbette bozulur giderdi. Hayır, biz onlara şereflerini (Kur'an'ı) getirdik. Onlar ise bu şereflerinden yüz çeviriyorlar.
Eğer hak onların keyflerine tabi' olsa idi Semavat ve Arz ve bunlardaki kimseler kat'ıyyen fasid olurdu, hayır, biz onlara unutulmaz ders olacak zikirlerini getirdik de onlar zikirlerinden ı'raz ediyorlar
Eğer hak, onların keyiflerine uysaydı, gökler, yer ve bunların içinde bulunan kimseler bozulur, giderdi. Biz onlara Zikir'lerini getirdik fakat onlar, Zikirlerinden yüz çeviriyorlar.
Eğer hak, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olsaydı hiç tartışmasız, gökler, yer ve bunların içinde olan herkes (ve her şey) bozulmaya uğrardı. Hayır, biz onlara kendi 'şan ve şeref' (zikir)lerini getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar.
Eğer Hak onların heva (ve heves) lerine tabi' olsaydı göklerde, yerde ve bunların içinde bulunan kimseler muhakkak ki fesada uğrar (nizaamından çıkar) dı. Hayır, biz onlara (ancak) zikir (ve şeref) lerini getirdik. Onlarsa kendilerinin (bu) zikrinden yüz çeviricidirler.
Şayet hak, onların heveslerine uysaydı; gökler, yer ve onlarda bulunanlar muhakkak bozulup giderdi. Hayır, Biz onlara kendi zikirlerini getirdik. Ama onlar zikirlerinden yüz çeviriyorlar.
Eğer hak onların keyfine uysaydı; gökler, yer ve her ikisinin de içindekiler bozulup giderdi. Oysa, biz onlara uyarılarını verdik. Fakat, onlar uyarılarından yüz çeviriyorlar.
Fakat gerçek onların keyiflerine tabi olsaydı göklerin de, yerin de, oralarda yaşayanların da düzenleri bozulur, yıkılıp giderlerdi. Halbuki Biz onlara şan ve şeref getiren, öğüt veren kitap verdik ama, ne var ki onlar bu dersten yüz çeviriyorlar.
Eğer Hak onların hevalarına tabi olsaydı; Semalar, Arz ve onların arasında ne varsa elbette bozulur giderdi.. . Hayır, onlara Zikirlerini (hakikatlerini hatırlatan bilgiyi) verdik. . . Onlar kendi Zikirlerinden (hakikatlerinin bilgisinden) yüz çeviricilerdir.
Gerçek onların arzularına uysaydı, gökler, yer ve içlerindekiler kaosa girerdi. Halbuki onlara mesajlarını verdik, ancak çokları mesajlarından yüz çevirmekte.
Eğer Hakk* onların hevalarına* göre belirlenseydi gökler, yer ve onların içindekiler bozguna uğrardı. Hayır, faydalarına olacak öğütlerde bulunduk. Ne var ki onlar faydalarına olan öğütten yüz çevirenlerdir.
And if the truth were to follow their desires, then the heavens and the Earth and all who are in them would have been corrupted. No, We have come to them with their reminder, but from their reminder they are turning away.
And had the truth followed their vain desires, the heavens and the earth and whoso is therein would have been corrupted; the truth is, We brought them their remembrance, and they from their remembrance are turning away.
If the truth were to follow their whims and desires, the heavens and the earth and everyone in them would have been brought to ruin. No indeed! We have given them their Reminder, but they have turned away from it.
Indeed, if the truth conformed to their wishes, there would be chaos in the heavens and the earth; everything in them would be corrupted. We have given them their proof, but they are disregarding their proof.
Andif the truth were to follow their desires, then the heavens and the earth and all who are in them would have been corrupted. No, We have come to them with their reminder, but from their reminder they are turning away.
If the truth were to follow their desires, then the heavens and the earth and all who are in them would have been corrupted. No, We have come to them with their reminder, but from their reminder they are turning away.