Ant olsun ki Musa'ya Kitap'ı verdik. Ardı sıra resuller gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da Beyyinat'ı verdik ve O'nu Kudus'un Ruhu ile destekledik. Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şey getirdiyse, büyüklük taslayarak kimini yalanlayıp, kimini de öldürmediniz mi?
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | velekad | ve andolsun | |
2 | ateyna | verdik | اتي |
3 | musa | Musa'ya | |
4 | l-kitabe | Kitabı | كتب |
5 | ve kaffeyna | birbiri ardınca gönderdik | قفو |
6 | min | -ndan | |
7 | bea'dihi | arkası- | بعد |
8 | bir-rusuli | resuller | رسل |
9 | ve ateyna | ve verdik | اتي |
10 | iysa | Îsa'ya | |
11 | bne | oğlu | بني |
12 | meryeme | Meryem | |
13 | l-beyyinati | açık deliller | بين |
14 | ve eyyednahu | ve onu destekledik | ايد |
15 | biruhi | Ruh ile (Ruh'ül-Kudüs) | روح |
16 | l-kudusi | Kudüs (Ruh'ül-Kudüs) | قدس |
17 | efekullema | öyle mi? | كلل |
18 | ca'ekum | size gelse | جيا |
19 | rasulun | bir resul | رسل |
20 | bima | şey ile | |
21 | la | ||
22 | tehva | istemediği | هوي |
23 | enfusukumu | canınızın | نفس |
24 | stekbertum | büyüklük taslayarak | كبر |
25 | feferikan | kimini | فرق |
26 | kezzebtum | yalanlayacak | كذب |
27 | ve ferikan | kimini de | فرق |
28 | tektulune | öldüreceksiniz | قتل |
Yemin olsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik. Ondan sonra peşpeşe peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da mucizeler verdik ve onu Ruhulkudüs/Cebrail ile destekledik. Nefsinizin arzulamadığı şeyleri söyleyen bir peygamber geldikçe ona karşı kibirlendiniz, bir kısmını yalanladınız, bir kısmını da öldürdünüz.
Yemin olsun ki biz Musa'ya Kitabı vermiştik. Ondan sonra birbiri ardınca elçiler göndermiştik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık deliller vermiş, onu Kutsal Ruh (Cebrail) ile desteklemiştik. Nefislerinizin arzulamadığı şeyleri söyleyen bir elçi size her geldiğinde ona karşı kibirlenmiştiniz. (Elçilerden) bir kısmını yalanlıyor; bir kısmını öldürüyordunuz.
Musa'ya kitabı verdik ve ondan sonra ard arda elçiler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık deliller verdik ve onu Kutsal Ruh ile destekledik. Hoşunuza gitmeyen bir şeyle ne zaman size bir elçi geldiyse büyüklük taslamadınız mı? Nitekim, bir kısmınız yalanladınız ve bir kısmınız da öldürüyordunuz.
Ant olsun ki Musa'ya Kitap'ı verdik. Ardı sıra resuller gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da Beyyinat'ı verdik ve O'nu Kudus'un Ruhu ile destekledik. Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şey getirdiyse, büyüklük taslayarak kimini yalanlayıp, kimini de öldürmediniz mi?
Musa'ya o kitabı vermiş, ardından da onun izinden giden elçiler göndermiştik. Meryem oğlu İsa'ya da açık belgeler (mucizeler) vermiş, onu Kutsal Ruh (Cebrail) ile güçlendirmiştik. Hoşunuza gitmeyen bir şeyle gelen her elçiye kafa mı tutmalıydınız? Kimini yalancı sayıp, kimini de öldürmeli miydiniz?
Ayrıca, gerçek şu ki, Musa'ya, Kitap verdik. Üstelik ardından, art arda elçiler gönderdik. Meryem Oğlu İsa'ya da açık kanıtlar verdik ve Kutsal Ruh ile Onu destekledik. Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şeyle gelse, büyüklük taslayarak, bir bölümünü yalanlayıp, bir bölümünü de öldürmediniz mi?
Musa'ya ilahi kelamı vermiş ve birbiri ardınca onu izleyen peygamberler göndermiştik. Meryem oğlu İsa'ya da gerçeğin açık belgelerini vermiş ve onu kutsal ruh ile güçlendirmiştik. Fakat her ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir mesaj getirmişse, küstahça ona başkaldırdınız: kimini yalanladınız, kimini öldürüyorsunuz.
Yemin olsun ki, Musa'ya Kitap'ı verdik. Ve arkasından da resuller gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da açık-seçik deliller verdik ve kendisini Ruhulkudüs'le güçlendirdik. Bir resulün size, nefislerinizin hoşlanmadığı bir şey getirdiği her seferinde büyüklük taslamadınız mı? Bir kısmını yalanladınız, bir kısmını da öldürüyorsunuz.
Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik ve ardından peşpeşe elçiler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık belgeler verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs'le teyid ettik. Demek, size ne zaman bir elçi nefsinizin hoşlanmayacağı bir şeyle gelse, büyüklük taslayarak bir kısmınız onu yalanlayacak, bir kısmınız da onu öldürecek misiniz?
Andolsun ki, Musa'ya o kitabı verdik, arkasından bir takım peygamberler de gönderdik. Hele Meryem oğlu İsa'ya deliller verdik ve O'nu Cebrail ile de destekledik. Demek ki, size nefislerinizin hoşlanmayacağı bir emirle bir peygamber geldikçe her defasında kafa mı tutacaksınız? Kibrinize dokunduğu için kimine yalan diyecek, kimini de öldürecek misiniz?
Biz Musa'ya ilahi kelamı bahşettik ve birbiri ardınca O'nu izleyen elçiler gönderdik: Meryem oğlu İsa'ya da hakikatin tüm kanıtlarını vahy ettik ve O'nu kutsal ilham ile güçlendirdik. (Ama) ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şey getirdiyse küstahlıkla haddi aşarak bir kısmını öldürdünüz ve diğerlerini yalanladınız, öyle değil mi?
Andolsun, Musa'ya Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Ondan sonra ard arda peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya mucizeler verdik. Onu Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Size herhangi bir peygamber, hoşunuza gitmeyen bir şey getirdikçe, kibirlenip (onların) bir kısmını yalanlayıp bir kısmını da öldürmediniz mi?
Celalim hakkı için: Musaya o kitabı verdik arkasından bir takım Peygamberlerle de takib ettik, hele Meryemin oğlu İsaya beyyineler verdik ve onu ruhülkudüs ile te'yit eyledik, ya artık size nefislerinizin hoşlanmayacağı bir emr ile bir Peygamber geldikçe her def'asında kafa tutarsınız kibrinize dokunduğu için kimine yalan der kimini öldürür müsünüz?
Andolsun, Musa'ya Kitabı verdik, arkasından peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da açık deliller verdik ve onu Ruh'ül-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Ne zaman ki, bir peygamber, size canınızın istemediği bir şey getirdiyse büyüklük taslamadınız mı? Kimini yalanladınız, kimini de öldürüyordunuz?
Andolsun (lekad) Musa'ya kitabı verdik ve ardından peşpeşe elçiler gönderdik / ardından elçileri sıraladık. Meryemoğlu İsa'ya da apaçık (deliller) (beyyinati) verdik ve onu Kutsal Ruh (ruhılkudüs) ile destekledik (eyyednahü). Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şeyle size gelse büyüklük taslayarak bir bölümünüz onu yalanlayacak, bir bölümünüz de onu öldürecek misiniz?
Andolsun, Musaya o Kitabı verdik, ondan (Musadan) sonra da birbiri ardınca (ayni şeriatle memur) peygamberler gönderdik. Meryemin oğlu İsaye de beyyineler (gaayet açık burhanlar, mu'cizeler) verdik ve onu Ruuh-ül kuds ile destekledik. Demek, size ne vakit bir peygamber gönüllerinizin hoşlanmadığı bir şey'i getirirse kibirlenmek isteyeceksiniz de kiminiz yalanlayacak, kiminiz de öldüreceksiniz, öyle mi.
Andolsun ki, biz Musa'ya kitab verdik. Ondan sonra da birbiri ardınca peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da beyyineler verdik. Ve onu ruh'ül-Kudüs ile destekledik. Demek, bir peygamber size ne zaman gönüllerinizin hoşlanmadığı bir şeyi getirirse, kibirlenmek isteyeceksiniz de; kimini yalanlayarak, kimini de öldüreceksiniz öyle mi?
Andolsun Musa'ya kitap verdik. O'ndan sonra da birbiri ardınca peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da belgeler verdik ve O'nu Ruhul Kudüs'le destekledik size ne zaman bir peygamber, hoşunuza gitmeyen bir şey getirse, büyüklük taslayarak, bir kısmını yalancı sayıp bir kısmını da öldüreceksiniz, öyle mi?!
Biz Musa'ya kitap verdik. Ondan sonra peş peşe peygamberler gönderdik. Meryem'in oğlu İsa'ya da mucizeler, açık deliller verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Demek size her ne zaman bir peygamber gelip de nefislerinizin hoşlanmadığı bir şey getirirse kafa tutacak, onların kimine yalancı deyip kimini öldüreceksiniz ha!
Andolsun ki Musa'ya (Kitap) hakikat bilgisi verdik; ondan sonra da birbiri ardınca içinizden Rasullerle takviye ettik. Meryemoğlu İsa'ya da beyyineler (hakikat bilgisinin apaçık tasdiki olan haller) verdik. Onu Ruh-ül Kuds (Onda açığa çıkardığımız kuvve) ile teyit ettik. Nefsinizi yüceltmek uğruna, ne zaman hevanıza uymayan gerçekleri dillendiren Rasuller gelse, onların bir kısmını yalanlayıp, bir kısmını da öldürdünüz.
Musa'ya kitabı verdik ve ondan sonra ard arda elçiler gönderdik. Meryemoğlu İsa'ya da apaçık deliller verdik ve onu Kutsal Ruh ile destekledik. Hoşunuza gitmeyen bir şeyle ne zaman size bir elçi geldiyse büyüklük taslayarak onu yalanlamadınız mı veya öldürmediniz mi?
Ant olsun ki Musa'ya Kitap'ı verdik. Ardı sıra rasuller gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da Beyyinat'ı verdik ve O'nu Ruhu'l Kudus ile destekledik. Elçiler, ne zaman hoşunuza gitmeyen bir şey getirdiyse, büyüklük taslayarak kimini yalanlayıp, kimini de öldürmediniz mi?
And We gave Moses the Scripture, and after him We sent the messengers. And We gave Jesus son of Mary the clear proofs, and We supported Him with the Holy Spirit. Is it that every time a messenger comes to you with what your souls do not desire, you become arrogant A group of them you deny, and a group of them you kill!
And We gave Moses the Writ, and sent the messengers after him. And We gave Jesus, son of Mary the clear signs, and strengthened him with the Spirit of Holiness. Is it not that whenever there came to you a messenger with what your souls desired not you waxed proud, and a faction you denied and a faction you killed?
We gave Musa the Book and sent a succession of Messengers after him. We gave ‘Isa, son of Maryam, the Clear Signs and reinforced him with the Purest Ruh. Why then, whenever a Messenger came to you with something your lower selves did not desire, did you grow arrogant, and deny some of them and murder others?
We gave Moses the scripture, and subsequent to him we sent other messengers, and we gave Jesus, son of Mary, profound miracles and supported him with the Holy Spirit. Is it not a fact that every time a messenger went to you with anything you disliked, your ego caused you to be arrogant? Some of them you rejected, and some of them you killed.
And We gave Moses the Book, and after him We sent the messengers. And We gave Jesus, son of Mary, the clear proofs, and We supported him with the Holy Spirit. Is it that every time a messenger comes to you with what your souls do not desire, you become arrogant? A group of them you deny, and a group of them you kill!
We gave Moses the book, and after him, We sent the messengers. Later We gave Jesus son of Mary the clear proofs, and We supported Him with the Holy Spirit. Is it that every time a messenger comes to you with what your minds do not desire, you become arrogant? A group of them you deny, and a group of them you fight/kill!