Yetkili kılınmadıkları halde Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri konuşanların kalplerinde, hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri bir büyüklenme tutkusu vardır. Sen, Allah'a sığın. O, Her Şeyi Duyan, Her Şeyi Gören'dir.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | inne | şüphesiz | |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | yucadilune | tartışan(lar) | جدل |
4 | fi | hakkında | |
5 | ayati | ayetleri | ايي |
6 | llahi | Allah'ın | |
7 | bigayri | olmadan | غير |
8 | sultanin | (hiçbir) delil | سلط |
9 | etahum | kendilerine gelen | اتي |
10 | in | yoktur | |
11 | fi | ||
12 | sudurihim | onların göğüslerinde | صدر |
13 | illa | başka bir şey | |
14 | kibrun | büyüklük (taslamaktan) | كبر |
15 | ma | ||
16 | hum | onlar | |
17 | bibaligihi | erişemeyecekleri | بلغ |
18 | festeiz | sen sığın | عوذ |
19 | billahi | Allah'a | |
20 | innehu | çünkü O | |
21 | huve | O'dur | |
22 | s-semiu | işiten | سمع |
23 | l-besiru | gören | بصر |
Kendilerine gelmiş herhangi bir delil olmadan Allah'ın ayetleri konusunda mücadele edenlerin gönüllerinde, asla ulaşamayacakları büyüklenme arzusundan başka bir şey yoktur. Artık sen, Allah'a sığın! Şüphesiz O, her şeyi işitir; görür.
Şüphesiz ki kendilerine gelmiş hiçbir delil olmadığı hâlde Allah'ın ayetleri hakkında mücadele edenler var ya,* onların göğüslerinde (kalplerinde), asla ulaşamayacakları bir büyüklük hevesinden başka bir şey yoktur. Sen Allah'a sığın! Şüphesiz ki -O'dur O- duyan; gören.
Hiçbir delile sahip olmadan ALLAH'ın ayet ve mucizelerine karşı tartışanların göğüslerinde, erişemeyecekleri bir büyüklenme vardır. Öyleyse ALLAH'a sığın. O İşitendir, Görendir.
Yetkili kılınmadıkları* halde Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri konuşanların kalplerinde, hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri bir büyüklenme tutkusu vardır. Sen, Allah'a sığın. O, Her Şeyi Duyan, Her Şeyi Gören'dir.
Ellerinde bir delil (dayanak) olmadan Allah'ın ayetleri hakkında tartışmaya girenlerin göğüslerinde, asla ulaşamıyacakları bir büyüklük duygusu vardır. Sen Allah'a sığın. O dinler ve görür.
Kendilerine gelmiş hiçbir kanıtları olmadan, Allah'ın ayetleri hakkında tartışıyorlar. Onların yüreklerinde, ulaşamayacakları bir büyüklenmeden başkası yoktur. Artık, Allah'a sığın; kuşkusuz, O, Duyandır; Görendir.
Allah'ın ayetleri hakkında kendilerine ulaşmış hiçbir belge ve yetki olmadan tartışanlara gelince: onların içinde hiçbir zaman erişip (tatmin) olamayacakları bir büyüklenme tutkusu vardır, başkası değil. Artık sen sadece Allah'a sığın: çünkü O, evet O'dur her şeyi işiten, her şeyi görüp gözeten.
Kendilerine gelmiş hiçbir kanıt olmadan, Allah'ın ayetleri hakkında tartışıp duranlar var ya, onların göğüslerinde, asla ulaşamayacakları bir büyüklüğün kuruntusu vardır. Artık Allah'a sığın! O'dur Semi, O'dur Basir.
Şüphesiz, kendilerine gelmiş bulunan hiçbir delil olmaksızın, Allah'ın ayetleri konusunda mücadele edenlere gelince; onların göğüslerinde kendisine ulaşamayacakları bir büyüklük (isteğin)den başkası yoktur. Artık sen Allah'a sığın. Şüphesiz O hakkıyla işiten, hakkıyla görendir.
Çünkü kendilerine gelmiş kesin bir delil olmaksızın Allah'ın ayetleri hakkında mücadele edenlerin göğüslerinde, sadece yetişemeyecekleri bir kibir vardır. Sen hemen Allah'a sığın çünkü işiten O'dur, gören O!
Allah'ın mesajlarını hiçbir delilleri olmadan sorgulayanlara gelince; onların içinde hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri küstahça bir kendini beğenmişlik (duygusun)dan başka bir şey yoktur, öyleyse sen Allah'a sığın çünkü her şeyi işiten, her şeyi gören yalnız O'dur!
Allah'ın ayetleri hakkında, kendilerine gelmiş bir delilleri olmaksızın tartışanlar var ya, onların kalplerinde ancak bir büyüklük taslama vardır. Onlar, tasladıkları büyüklüğe asla ulaşmazlar. Sen Allah'a sığın. Şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.
Kendilerine gelmiş kat'i bir bürhan olmaksızın Allahın ayetlerinde mücadele edenler muhakkak ki onların siynelerinde ancak yetişemiyecekleri bir kibir vardır sen hemen Allaha sığın, çünkü o, semi odur, basir o
Kendilerine gelmiş hiçbir delil olmadan Allah'ın ayetleri hakkında tartışanlar var ya, onların göğüslerinde, (hiçbir zaman) erişemeyecekleri bir büyüklük taslamaktan başka bir şey yoktur. Sen Allah'a sığın, çünkü işiten, gören O'dur.
Şüphesiz, kendilerine gelmiş bulunan hiçbir delil olmaksızın, Tanrı'nın ayetleri konusunda mücadele edenlere gelince; onların göğüslerinde kendisine ulaşamayacakları bir büyüklük (isteğin)den başkası yoktur. Artık sen Tanrı'ya sığın. Şüphesiz O hakkıyla işiten, hakkıyla görendir.
Kendilerine gelmiş kat'i bir delil (ve salahiyyet) olmaksızın (körü körüne) Allahın ayetleri hakkında mücadele edenlerin göğüslerinde, hiç şübhe yok ki, asla yetişemeyecekleri bir büyüklük (hevesin) den başka bir şey yokdur. Hemen sen (onların şerrinden) Allaha sığın. Çünkü O, (dediklerini) bizzat işiden, (yapdıklarını) hakkıyle görendir.
Kendilerine gelmiş kesin bir delil olmadan Allah'ın ayetleri üzerinde tartışanların göğüslerinde, şüphesiz ki ulaşamayacakları bir büyüklenme vardır. Öyleyse sen, Allah'a sığın. Muhakkak ki O'dur O, Semi, Basir.
Kendilerine gelen hiçbir delilleri olmadan, Allah'ın ayetleri hakkında tartışanların gönüllerinde kibirden başka bir şey yoktur. Onlar, ona ulaşamazlar. Öyleyse sen, Allah'a sığın. Çünkü O, işiten ve gören O'dur.
Kendilerine ulaşan hiçbir delil olmaksızın Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri tartışanların içlerinde olan duygu, sırf bir büyüklük kompleksinden başka bir şey değildir, ama onlar o özendikleri dereceye asla ulaşamazlar. Sen onların şerrinden Allah'a sığın.Çünkü O, her şeyi tam manasıyla işitir ve bilir.
Kendilerine gelmiş bir reddedilemez delil olmaksızın Allah'ın işaretleri hakkında mücadele edenler var ya, onların içlerinde, asla ulaşamayacakları bir kibirden başka bir şey yoktur (Kibriya'nın farkındalığına asla ulaşamayacaklardır)! O halde sen, Esma'sıyla hakikatin olan Allah'a sığın.. . Muhakkak ki O, "HU"; Semi'dir, Basıyr'dir.
Hiç bir delile sahip olmadan ALLAH'ın ayet ve mucizelerine karşı tartışanların göğüslerinde, erişemiyecekleri bir büyüklenme vardır. Öyleyse ALLAH'a sığın. O İşitendir, Görendir.
Yetkili kılınmadıkları* halde Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri konuşanların kalplerinde, hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri bir büyüklenme tutkusu vardır. Sen, Allah'a sığın. O, Her Şeyi Duyan, Her Şeyi Gören'dir.
Surely, those who dispute about God's revelations without any authority given to them, there is nothing but arrogance in their chests, which they do not perceive. Therefore, seek refuge in God; He is the Hearer, the Seer.
Those who dispute concerning the proofs of God without an authority having come to them — in their breasts is only greatness they will never reach. So seek thou refuge in God; He is the Hearer, the Seeing.
Certainly those who argue about the Signs of Allah without any authority having come to them have nothing in their breasts except for pride which they will never be able to vindicate. Therefore seek refuge with Allah. He is the All-Hearing, the All-Seeing.
Surely, those who argue against GOD's revelations without proof are exposing the arrogance that is hidden inside their chests, and they are not even aware of it. Therefore, seek refuge in GOD; He is the Hearer, the Seer.
Surely, those who dispute about the revelations of God without any authority given to them, there is nothing except arrogance in their chests, which they do not perceive. Therefore, seek refuge with God; He is the Hearer, the Seer.
Surely, those who dispute about God's signs without any authority given to them, there is nothing but arrogance in their chests, which they do not perceive. Therefore, seek refuge in God; He is the Hearer, the Seer.