Gökleri ve yeri hakk ile yarattı. Geceyi gündüze, gündüzü geceye çevirir. Güneş'i ve Ay'ı buyruk altına almıştır. Hepsi belirlenmiş bir zamana akıp gitmektedir. İyi bilin ki O, Mutlak Üstün Olan'dır, Çok Bağışlayıcı'dır.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | haleka | yarattı | خلق |
2 | s-semavati | gökleri | سمو |
3 | vel'erde | ve yeri | ارض |
4 | bil-hakki | hak ile | حقق |
5 | yukevviru | örter | كور |
6 | l-leyle | geceyi | ليل |
7 | ala | üzerine | |
8 | n-nehari | gündüzün | نهر |
9 | ve yukevviru | ve örter | كور |
10 | n-nehara | gündüzü | نهر |
11 | ala | üzerine | |
12 | l-leyli | gecenin | ليل |
13 | ve sehhara | ve buyruğu altına almıştır | سخر |
14 | ş-şemse | güneşi | شمس |
15 | velkamera | ve ayı | قمر |
16 | kullun | her biri | كلل |
17 | yecri | akıp gitmektedir | جري |
18 | liecelin | süreye kadar | اجل |
19 | musemmen | belli bir | سمو |
20 | ela | iyi bil ki | |
21 | huve | O | |
22 | l-azizu | azizdir | عزز |
23 | l-gaffaru | ve çok bağışlayandır | غفر |
Allah, gökleri ve yeri bir amaç uğruna yarattı. Geceyi gündüze, gündüzü geceye sarar. Güneşi ve ayı emri altına almıştır. Her biri belli bir süreye kadar akıp gider. Dikkat ediniz, O'nun her şeye gücü yeter; affedicidir.
(Allah) gökleri ve yeri bir amaç ile* yarattı. Geceyi gündüzün üzerine bürüyüp örtüyor; gündüzü de gecenin üzerine bürüyüp örtüyor. Güneşi ve ayı emri altına almıştır. (Bunların) her biri belirlenmiş bir süreye kadar akıp gitmektedir. Dikkat edin! O güçlüdür, çok bağışlayandır.
Gökleri ve yeri gerçek ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine yuvarlar ve gündüzü de gecenin üzerine yuvarlar. Güneşi ve ayı da emri altına sokmuş ve onların her biri belli bir süreye kadar akıp gitmektedir. Kesinlikle, O Üstündür, Bağışlayandır.*
Gökleri ve yeri hakk ile yarattı. Geceyi gündüze, gündüzü geceye çevirir. Güneş'i ve Ay'ı buyruk altına almıştır. Hepsi belirlenmiş bir zamana akıp gitmektedir. İyi bilin ki O, Mutlak Üstün Olan'dır, Çok Bağışlayıcı'dır.
Gökleri ve yeri, gerçek* varlıklar olarak yaratmıştır. Geceyi gündüzün üstüne, gündüzü de gecenin üstüne sarar. Güneşi ve ayı hizmete sokmuştur. Her biri, belli bir süre içinde akıp gider. Bilesin ki O üstündür, çok bağışlayıcıdır.
Gökleri ve yeryüzünü gerçek olarak yaratmıştır. Geceyi, gündüzün üzerine sarar; gündüzü de gecenin üzerine sarar.* Güneşi ve ayı da buyruğuna boyun eğdirmiştir. Belirlenmiş bir süreye dek, tümü akıp gider. İyi bilin ki, O, Üstündür; Bağışlayıcıdır.
O gökleri ve yeri gerçek bir amaçla yaratmıştır; o geceyi gündüzün başına sarar, gündüzü de gecenin başına sarar; yine O, her biri kendi mecrasında belirli bir süreye kadar akıp gidecek olan güneşi ve ayı da bir yasaya bağlamıştır. Değil mi ki, sadece O mutlak üstün ve yüce olandır, tekrar tekrar bağışlayandır.
Gökleri ve yeri hak olarak yaratmıştır. Geceyi gündüzün üstüne çekip örtüyor; gündüzü de gecenin üstüne sarıp dürüyor. Güneş'i ve Ay'ı bir buyruğa boyun eğdirmiştir. Hepsi, belirlenmiş bir süreye kadar akıp gider. Gözünüzü açın; Aziz'dir O, Gaffar'dır.
Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Geceyi gündüzün üstüne sarıp örtüyor, gündüzü de gecenin üstüne sarıp örtüyor. Güneşe ve aya boyun eğdirdi. Her biri adı konulmuş bir ecele (süreye) kadar akıp gitmektedir. Haberin olsun; üstün ve güçlü olan, bağışlayan O'dur.
O gökleri ve yeri hak ile yarattı, geceyi gündüzün üstüne sarıyor, gündüzü de gecenin üstüne sarıyor. Ay ve güneşi emrine amade kılmış, her biri belli bir süreye doğru akıyor. Uyan, O çok güçlü, çok bağışlayandır.
O, gökleri ve yeri (deruni bir) hakikate göre yaratmıştır. O gecenin gündüze sızıp onu örtmesini ve gündüzün de geceye sızıp örtmesini sağlar; O, güneşi ve ayı (kendi kanunlarına) tabi tutmuştur, her biri (O'nun tarafından) belirlenen bir süre içinde akıp gitmektedir. O, güçlü ve bağışlayıcı değil midir?
Gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yaratmıştır. Geceyi gündüzün üzerine örtüyor, gündüzü de gecenin üzerine örtüyor. Güneşi ve ayı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. Bunların her biri belli bir zamana kadar akıp gitmektedir. İyi bilin ki O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.
Gökleri ve Yeri hakk ile yarattı, geceyi gündüzün üstüne sarıyor, gündüzü gecenin üstüne sarıyor, Ay ve Güneşi müsahhar kılmış her biri bir müsemma ecele cereyan ediyor, uyan, o öyle aziz, öyle gaffar
Gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine dolar, gündüzü de gecenin üzerine dolar. Güneşi ve ayı buyruğu altına almıştır. Her biri belli bir süreye kadar akıp gitmektedir. İyi bil ki O, aziz ve çok bağışlayandır.
Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Geceyi gündüzün üstüne sarıp örtüyor, gündüzü de gecenin üstüne sarıp örtüyor. Güneşe ve aya boyun eğdirdi. Her biri adı-konulmuş bir ecele kadar akıp gitmektedir. Haberin olsun üstün ve güçlü olan, bağışlayan O'dur.
Gökleri ve yeri hak (kın ikaamesine sebeb) olarak yaratdı O. Geceyi gündüzün üstüne (bürüyüb) örtüyor, gündüzü de gecenin üstüne (getirip) sarıyor. Güneş, ayı müsahhar kıldı. Herbiri muayyen bir vakt için (seyr-ü) cereyan etmekdedir, Gözünü aç, O (emrinde) mutlak gaalibdir, (dostlarını) çok yarlığayıcıdır.
Gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. Geceyi gündüzün üzerine dolar; gündüzü de gecenin üzerine dolar. Güneşi ve ayı müsahhar kılmıştır. Her biri belirli bir süreye kadar akıp gitmektedir. İyi bilin ki O; Aziz' dir, Gaffar'dır.
O, gökleri ve yeri hakkıyla yaratmıştır. Geceyi gündüze örter, gündüzü de geceye örter, güneşe ve aya da boyun eğdirmiştir. Hepsi de belli bir süre için akar/döner. Bilin ki O, güçlüdür, bağışlayıcıdır.
O, gökleri ve yeri hikmetle ve ciddi bir maksatla yarattı. Devamlı surette geceyi gündüze dolar, gündüzü geceye dolar. Güneş ve ay'ı da sizin hizmetinize veren O'dur. Onlardan her biri belirli bir süreye kadar akarcasına hareket eder. İyi bilin ki O, aziz ve gafurdur (üstün kudret sahibi olup, aynı zamanda çok affedicidir).
Semaları ve arzı onlar yokken Hak olarak (Esma'sındaki özelliklerle) var kıldı! Geceyi gündüze dönüştürür, gündüzü de gecenize dönüştürür.. . Güneş'i ve Ay'ı işlevsel kılmıştır. . . Her biri belli bir ömre sahip olarak yoluna devam eder. . . Dikkat edin, "HU"; Aziyz'dir, Ğaffar'dır.
Gökleri ve yeri gerçek ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine yuvarlar ve gündüzü de gecenin üzerine yuvarlar. Güneşi ve ayı da emri altına sokmuş ve onların her biri belli bir süreye kadar akıp gitmektedir. Kesinlikle, O Üstündür, Bağışlayandır.
Gökleri ve yeri hakk ile yarattı. Geceyi gündüze, gündüzü geceye çevirir. Güneş'i ve Ay'ı buyruk altına almıştır. Hepsi belirlenmiş bir zamana akıp gitmektedir. İyi bilin ki O, Mutlak Üstün Olan'dır, Çok Bağışlayıcı'dır.
He created the heavens and the Earth with truth. He rolls the night over the day, and He rolls the day over the night. And He committed the sun and the moon, each running for an appointed term. Absolutely, He is the Noble, the Forgiving.
He created the heavens and the earth in truth. He wraps the night over the day, and He wraps the day over the night; and He made subject the sun and the moon, each running for a stated term. Is He not the Exalted in Might, the Forgiver?
He created the heavens and the earth with truth. He wraps the night around the day and wraps the day around the night, and has made the sun and moon subservient, each one running for a specified term. Is He not indeed the Almighty, the Endlessly Forgiving?
He created the heavens and the earth truthfully. He rolls the night over the day, and rolls the day over the night. He committed the sun and the moon, each running for a finite period. Absolutely, He is the Almighty, the Forgiving.
He created the heavens and the earth with the truth. He rolls the night over the day, and He rolls the day over the night. And He commissioned the sun and the moon, each running for an appointed term. Absolutely, He is the Noble, the Forgiving.
He created the heavens and the earth with truth. He rolls the night over the day, and He rolls the day over the night. He committed the sun and the moon, each running for an appointed term. Absolutely, He is the Noble, the Forgiving.