Hani İbrahim: "Ey Rabb'im! Bu beldeyi güvenli bir yer kıl, halkından, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inananları, çeşitli ürünlerle rızıklandır." dedi. O da: "Kafir olanı dahi az bir süre geçindiririm; sonra onu ateşin azabına uğratırım. Orası, varacaklar için ne kötü bir yerdir." dedi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve iz | ve hani | |
2 | kale | demişti ki | قول |
3 | ibrahimu | İbrahim | |
4 | rabbi | Rabbim | ربب |
5 | c'al | kıl | جعل |
6 | haza | bu | |
7 | beleden | şehri | بلد |
8 | aminen | güvenli | امن |
9 | verzuk | ve rızıklandır | رزق |
10 | ehlehu | halkını | اهل |
11 | mine | ||
12 | s-semerati | ürünlerle | ثمر |
13 | men | kimseleri | |
14 | amene | inanan | امن |
15 | minhum | onlardan | |
16 | billahi | Allah'a | |
17 | velyevmi | ve gününe | يوم |
18 | l-ahiri | ahiret | اخر |
19 | kale | (Rabbi) buyurdu ki | قول |
20 | ve men | kimseyi | |
21 | kefera | inkar eden | كفر |
22 | feumettiuhu | onu geçindiririm | متع |
23 | kalilen | az bir (süre) | قلل |
24 | summe | sonra | |
25 | edtarruhu | onu mahkum ederim | ضرر |
26 | ila | ||
27 | azabi | azabına | عذب |
28 | n-nari | cehennem | نور |
29 | ve bi'se | ve ne kötü | باس |
30 | l-mesiru | dönüş yeridir | صير |
Hatırla İbrahim'in şöyle dediğini: "Ey Rabbim! Burayı güvenli bir belde yap, halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli meyvelerle besle!" Allah da şöyle buyurdu: "İnkar edeni de az bir süre faydalandırır, sonra onu cehennem azabına sürüklerim. Orası ne kötü bir yerdir!"
Hani İbrahim de demişti ki: "Rabbim! Burayı güvenli bir şehir yap; halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli meyvelerle rızıklandır!"* (Allah da) şöyle demişti: "Kim inkâr ederse onu az bir süre yararlandırır, sonra onu cehennem azabına sürüklerim.* Ne kötü varış yeridir (orası)!"*
İbrahim, "Efendim, burayı güvenlik yeri kıl. ALLAH'ı ve ahiret gününü onaylayan sakinlerine ürünlerle rızık ver" deyince, "İnkar edene de rızık vereceğim. Onu kısa bir süre geçindirir, sonra onu ateş cezasına mahkûm ederim. Ne kötü bir uğrak yeridir orası!" dedi.
Hani İbrahim: "Ey Rabb'im! Bu beldeyi güvenli bir yer kıl, halkından, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inananları, çeşitli ürünlerle rızıklandır." dedi. O da: "Kafir* olanı dahi az bir süre geçindiririm; sonra onu ateşin azabına uğratırım. Orası, varacaklar için ne kötü bir yerdir." dedi.
Bir gün İbrahim şöyle yalvardı: "Sahibim (Rabbim), burayı güvenli bir şehir yap! Buranın halkından, Allah'a ve ahiret gününe inananları her üründen yararlandır!" Allah da şöyle dedi: "Âyetleri görmezlikten gelene de bir süre iyilik yapar, sonra onu ateş azabına mahkum ederim. Ne kötü hale düşmektir o!"
İbrahim, şöyle demişti: "Efendim! Bu yöreyi güvenli yap. Onun halkından, Allah'a ve Sonsuz Yaşam Günü'ne inananlara geçimlik ürünler ver!" Dedi ki: "Nankörlük edeni de kısa bir süre geçindirir, sonra, ateşle cezalandırırım; ne kötü bir varış yeridir!"
Hani İbrahim de şöyle dua etmişti: "Rabbim! Burasını emin bir bölge kıl! Onun sakinlerinden Allah'a ve ahiret gününe inananları türlü ürünlerle rızıklandır!" Allah karşılık verdi: "Onlardan küfredenleri de, geçici zevkleri tattırdıktan sonra yakıcı bir azaba mahkum ederim ki, orası pek fena bir duraktır."
İbrahim şöyle yakarmıştı: "Rabb'im! Şu kenti güvenli bir kent yap, halkının Allah'a ve ahıret gününe inananlarını çeşitli ürünlerle rızklandır." Rab dedi ki: "Küfre sapanları bile rızklandırırım. Ama az bir nimetle rızklandırır, sonra da ateş azabına itiveririm. Ne kötü bir dönüş yeridir o..."
Hani İbrahim: "Rabbim, bu şehri bir güvenlik yeri kıl ve halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları ürünlerle rızıklandır" demişti de (Allah: "Sadece inananları değil) inkar edeni de az bir süre yararlandırır, sonra onu ateşin azabına uğratırım; ne kötü bir dönüştür o" demişti.
Ve o vakit İbrahim: "Ya Rab, burasını güvenilir bir yer kıl ve halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli meyvelerle rızıklandır!" dedi. Allah da: "İnkar edenleri de rızıklandırır, kısa bir zaman için hayattan nasip aldırırım. Sonra onları cehennem azabına girmek zorunda bırakırım ki, o ne yaman bir inkılaptır!" buyurdu.
Ve İbrahim: "Ey Rabbim!" diye yalvardı, "Burayı emin bir bölge yap ve halkından Allah'a ve Ahiret Günü'ne iman edenlere bereketli rızıklar bağışla." (Allah): "Her kim hakikati inkar ederse, onun kısa bir süre zevk ü sefa içinde yaşamasına izin veririm -ama sonunda onu ateşin azabına sürerim; ne kötü bir duraktır o!" diye cevap verdi.
Hani İbrahim, "Rabbim! Bu şehri güvenli bir şehir kıl. Halkından Allah'a ve ahiret gününe iman edenleri her türlü ürünle rızıklandır" demişti. Allah da, "İnkar edeni bile az bir süre, (bu geçici kısa hayatta) rızıklandırır; sonra onu cehennem azabına girmek zorunda bırakırım. Ne kötü varılacak yerdir orası!" demişti.
ve o vakit İbrahim "Yarab burasını emin bir belde kıl ve ahalisini envaı semerattan merzuk buyur, "Allaha ve Ahıret gününe iman eyleyenlerini" dedi, buyurdu ki "küfredeni dahi merzuk eder de az bir zaman hayattan nasib aldırırım ve sonra ateş azabına muztar kılarım ki o ne yaman bir inkılabtır
İbrahim demişti ki: "Rabbim, bu şehri güvenli bir şehir yap, halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli ürünlerle besle!" (Rabbi) buyurdu: "İnkar edeni dahi az bir süre geçindirir, sonra onu cehennem azabına (girmeğe) zorlarım, ne kötü varılacak yerdir orası!"
Hani İbrahim: "Rabbim, burasını güvenli (aminen) bir şehir kıl ve ehlinden Tanrı'ya ve ahiret gününe inananları ürünlerle rızıklandır" demişti de (Tanrı: "Sadece inananları değil) küfredeni de az bir süre yararlandırır, sonra onu ateşin azabına uğratırım; ne kötü bir dönüştür o" demişti.
Hani İbrahim: "Ya Rab, burasını emniyyetli bir şehir yap ve ehalisinden Allaha ve ahiret gününe inananları (yemiş, hububat gibi) mahsullerle rızıklandır" demişdi. (Allah da:) "Kafir olanı dahi kısa bir zaman için (yaşadığı müddetce) faidelendireceğim, sonra onu cehennem azabına icbar edeceğim. Varacağı yer ne kötüdür" buyurmuşdu.
Hani, İbrahim demişti ki: Rabbım burasını emniyetli bir şehir yap. Ve halkından Allah'a, ahiret gününe iman etmiş olanları mahsullerle rızıklandır Allah da: Kafir olanı kısa bir zaman için geçindiririm. Sonra onu cehennem azabına zorlarım. Bu ne kötü bir sonuçtur, buyurmuştu.
Hani İbrahim: -Rabbim! Bu şehri güvenli bir şehir yap, halkından Allah'a ve ahiret gününe inananları çeşitli ürünlerle rızıklandır, demişti. Allah da: -İnkarcı olanı bile az bir süre geçindirir, sonra onu cehennem azabına atarım ne kötü bir akibet! diye buyurmuştu.
Ve o vakit İbrahim: "Ya Rabbi, burayı güvenli bir şehir yap. Buranın halkından Allah'a ve ahiret gününe iman edenleri çeşit çeşit mahsullerle rızıklandır!" dedi. Bunun üzerine buyurdu ki: "Onlardan inkar edeni dahi rızıklandırıp az bir zaman hayattan nasip aldırır, sonra da onları cehennem azabına sürerim. Orası varılacak yer olarak ne fena bir yerdir!"
Hani İbrahim şöyle demişti: "Rabbim burasını emin bir mahal kıl ve ehlini (nefslerinin hakikati olarak) Allah'a ve gelecekte yaşanacak sürece iman edenleri, yaptıklarının sonuçlarıyla rızıklandır. " (Rabbi) dedi: "Kim (hakikati) inkar ederse onu bile kısa bir zaman (dünya yaşamı) boyunca rızıklandırır, sonra da yanma azabına bırakırım. " O ne kötü gerçekle yüzleşmedir!
İbrahim, 'Rabbim, burayı güvenlik yeri kıl. ALLAH'a ve ahiret gününe inanan halkına ürünlerle rızık ver,' deyince, 'İnkar edene de rızık vereceğim. Onu kısa bir süre geçindirir, sonra onu ateş cezasına mahkum ederim. Ne kötü bir uğrak yeridir orası!,' dedi.
Hani İbrahim: "Ey Rabb'im! Bu beldeyi güvenli bir yer kıl, halkından, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanları, çeşitli ürünlerle rızıklandır." dedi. O da: "İnkar edeni dahi az bir süre rızıklandırırım; sonra onu ateşin azabına uğratırım. Orası, varacaklar için ne kötü bir yerdir." dedi.
And Abraham said: "My Lord, make this town secure, and provide for its inhabitants of the fruits for whoever believes in God and the Last Day. " He said: "As for he who rejects, I will let him enjoy for a while, then I will force him to the retribution of the Fire, what a miserable destiny!"
And when Abraham said: “My Lord, make Thou this a secure land, and provide Thou its people with fruits, whoso among them believes in God and the Last Day,” He said: “And whoso denies, him will I let enjoy a little, then will I drive him to the punishment of the Fire; and evil is the journey’s end.”
And when Ibrahim said, ‘My Lord, make this a place of safety and provide its inhabitants with fruits – all of them who have iman in Allah and the Last Day,’ He said, ‘I will let anyone who becomes a kafir enjoy himself a little but then I will drive him to the punishment of the Fire. What an evil destination!’
Abraham prayed: "My Lord, make this a peaceful land, and provide its people with fruits. Provide for those who believe in GOD and the Last Day." (God) said, "I will also provide for those who disbelieve. I will let them enjoy, temporarily, then commit them to the retribution of Hell, and a miserable destiny."
And Abraham said: "My Lord, make this a land of peace, and provide for its inhabitants of the fruits for whoever believes in God and the Last Day." He said: "As for he who rejects, I will let him enjoy for a while, then I will force him to the retribution of the Fire. What a miserable destiny!"
Abraham said, "My Lord, make this town secure, and provide for its inhabitants of the fruits for whoever acknowledges God and the Last day." He said, "As for he who does not appreciate, I will let him enjoy for a while, then I will force him to the retribution of the fire, what a miserable destiny!"