Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun ve ayrılığa düşmeyin. Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani bir zamanlar, birbirinize düşmandınız da O'nun kalplerinizi kaynaştırması sayesinde kardeş oldunuz. Ve yine ateş çukurunun tam kıyısında bulunuyorken, sizi ona düşmekten O korudu. İşte Allah ayetlerini böyle açıklıyor ki doğru yolu bulasınız.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | vea'tesimu | ve yapışın | عصم |
2 | bihabli | ipine | حبل |
3 | llahi | Allah'ın | |
4 | cemian | topluca | جمع |
5 | ve la | ||
6 | teferraku | ayrılmayın | فرق |
7 | vezkuru | ve hatırlayın | ذكر |
8 | nia'mete | ni'metini | نعم |
9 | llahi | Allah'ın | |
10 | aleykum | size olan | |
11 | iz | hani | |
12 | kuntum | siz idiniz | كون |
13 | ea'da'en | birbirinize düşman | عدو |
14 | feellefe | (Allah) uzlaştırdı | الف |
15 | beyne | arasını | بين |
16 | kulubikum | kalblerinizin | قلب |
17 | feesbehtum | (haline) geldiniz | صبح |
18 | binia'metihi | O'un ni'metiyle | نعم |
19 | ihvanen | kardeşler | اخو |
20 | ve kuntum | siz bulunuyordunuz | كون |
21 | ala | ||
22 | şefa | kenarında | شفو |
23 | hufratin | bir çukurun | حفر |
24 | mine | -ten | |
25 | n-nari | ateş- | نور |
26 | feenkazekum | (Allah) sizi kurtardı | نقذ |
27 | minha | ondan | |
28 | kezalike | böyle | |
29 | yubeyyinu | açıklıyor | بين |
30 | llahu | Allah | |
31 | lekum | size | |
32 | ayatihi | ayetlerini | ايي |
33 | leallekum | umulur ki | |
34 | tehtedune | yola gelirsiniz | هدي |
Topluca Allah'ın ipine sımsıkı sarılınız, ayrılığa düşmeyiniz, Allah'ın size olan nimetini hatırlayınız; hani birbirinize düşmandınız da, O kalplerinizi kaynaştırdı ve O'nun lütfu ile kardeş oldunuz. Ateşli bir çukurun kenarındayken, ondan sizi O kurtardı. İşte Allah, ayetlerini size böyle açıklıyor ki doğru yolu bulasınız.
Hep birlikte Allah'ın ipine (Kur'an'a) sımsıkı sarılın;* ayrılmayın!* Allah'ın size olan nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşmandınız da kalplerinizi birleştirmişti* ve O'nun nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Ateşten bir çukurun tam kenarındayken oradan da sizi kurtarmıştı. Allah doğru yolu bulasınız diye ayetlerini size işte böyle açıklıyor.
ALLAH'ın ipine topluca sımsıkı sarılın; ayrılığa düşmeyin. ALLAH'ın size olan nimetini anımsayın. Siz birbirinize düşmanlar idiniz de kalplerinizi birleştirdi ve O'nun nimeti sayesinde kardeşler oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarında idiniz, sizi ondan kurtardı. Yola gelesiniz diye ALLAH ayetlerini böyle açıklıyor.
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun ve ayrılığa düşmeyin. Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani bir zamanlar, birbirinize düşmandınız da O'nun kalplerinizi kaynaştırması sayesinde kardeş oldunuz. Ve yine ateş çukurunun tam kıyısında bulunuyorken, sizi ona düşmekten O korudu. İşte Allah ayetlerini böyle açıklıyor ki doğru yolu bulasınız.
Allah'ın ipine (Kur'an'a)* hep beraber sıkı sarılın, uzakta kalmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini aklınızdan çıkarmayın. Bir zamanlar aranızda düşmanlıklar vardı; Allah, kalplerinizi birbirine ısındırdı da O'nun nimeti sayesinde kardeşler oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarındaydınız, oradan sizi O kurtardı. Allah, ayetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.
Ve hep birlikte Allah'ın güvencesine sımsıkı sarılın; ayrılığa sürüklenmeyin. Allah'ın, üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinize düşmanlar olmuşken, yüreklerinizi birleştirdi. Böylece, O'nun nimetiyle kardeşler ol dunuz. Ve siz, bir ateş çukurunun kenarındayken, sizi oradan kurtardı. Allah, ayetlerini, işte böyle açıklıyor; belki doğru yola erişirsiniz diye.
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı yapışın ve birbirinizden ayrılmayın! Ve Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman iken kalplerinizin arasını uzlaştırdı da, O'nun lutfu sayesinde kardeşler oldunuz; ve siz ateşten bir çukurun kenarındaydınız da, sizi oradan kurtardı! İşte bu şekilde Allah size mesajlarını açıklar ki doğruyu bulasınız.
Hep birlikte Allah'ın ipine yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın; Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinizin düşmanı idiniz, Allah kalplerinizi uzlaştırıp kaynaştırdı da O'nun nimeti sayesinde kardeşler haline geldiniz. Ateşten bir çukurun kenarında idiniz; sizi oradan kurtardı. Allah size ayetlerini bu şekilde açıklıyor ki, doğruya ve güzele yol bulasınız.
Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun, ayrılığa düşmeyin ve Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Sizler birbirinizin düşmanları iken O, sizin kalplerinizde bir uzlaştırma meydana getirdi ve O'nun nimeti sayesinde uyanıp kardeş oldunuz. Bir de siz, bir ateş çukurunun tam kenarında bulunuyordunuz ve O, sizi tutup ondan kurtardı. Şimdi Allah'a doğru gidebilmeniz için size ayetlerini böyle açıklıyor.
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun ve birbirinizden kopmayın. Ve Allah'ın size verdiği nimetleri hatırlayın: Siz birbirinize düşman iken kalplerinizi nasıl uzlaştırdı da O'nun lütfu ile kardeş oldunuz; ve ateşli bir uçurumun kenarında (iken) sizi ondan (nasıl) korudu. Bu şekilde Allah mesajlarını size açıklar ki hidayet bulasınız,
Hep birlikte Allah'ın ipine (Kur'an'a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O'nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.
Topunuz bir Allah ipine sım sıkı tutunun, biribirinizden ayrılmayın ve Allahın üzerinizdeki ni'metini düşünün, sizler birbirinize düşmanlar iken o sizin kalblerinizin arasında ülfet husule getirib yanaştırdı da ni'meti sayesinde uyanıb kardeş oldunuz, hem sizler ateşten bir çukurun tam kenarında bulunuyordunuz da o tuttu sizi ondan kurtardı, şimdi böyle size ayetlerini beyan ediyor ki Allaha doğru gidebilesiniz
Ve topluca Allah'ın ipine yapışın, ayrılmayın; Allah'ın size olan ni'metini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz, (Allah) kalblerinizi uzlaştırdı. O'nun ni'metiyle kardeşler haline geldiniz. Siz ateşten bir çukurun kenarında bulunuyordunuz, (Allah) sizi ondan kurtardı. Allah size ayetlerini böyle açıklıyor ki, yola gelesiniz.
Tanrı'nın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Tanrı'nın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye Tanrı, size ayetlerini böyle açıklar.
Hepiniz, topdan sımsıkı Allanın ipine sarılın. Parçalanıb ayrılmayın. Allahın, üzerinizdeki nimetini düşünün. Hani siz (birbirinizin) düşmanlar (ı) idiniz de O, kalblerinizi (İslama ısındırıb) birleşdirmişdi. İşte Onun (bu) nimeti sayesinde (din) kardeşler (i) olmuşdunuz ve yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmışdı. İşte Allah size ayetlerini böylece apaçık bildiriyor. Taki doğru yola eresiniz.
Topluca Allah'ın ipine sarılın, ayrılmayın. Ve Allah'ın üzerindeki nimetini hatırlayın. Hani, siz; düşman idiniz de O, kalblerinizin arasını uzlaştırdı da, O'nun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Siz; bir ateş uçurumunun tam kenarında iken, sizi oradan doğru yola eresiniz diye kurtardı. Alah ayetlerini size işte böylece açıklar.
Topluca Allah'ın ipine sımsıkı sarılın ve parçalanmayın! Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün, hani siz düşman idiniz de O, kalplerinizi birleştirdi. O'nun bu nimeti ile kardeşler oldunuz. Siz, bir ateş çukurunun kenarında idiniz de sizi oradan kurtardı. Doğru yola çıkasınız diye, Allah size ayetlerini işte böyle açıklıyor.
Hepiniz toptan, Allah'ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve onun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O kurtarmıştı. Allah size ayetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola eresiniz.
Hep birlikte varlığınızdaki Esma hakikatine (uzanan) Allah ipine sarılın ve ayrılığa düşmeyin. Üstünüzdeki Allah nimetini hatırlayın. Hani sizler düşman idiniz de, şuurlarınızda aynı idrakı oluşturarak sizi bir araya getirdi; O'nun sizde açığa çıkan bu nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Siz ateşten bir çukurun tam kenarındaydınız; kurtardı sizi o ateşten. İşte böylece, hakikate eresiniz diye, Allah size işaretlerini açıklıyor.
ALLAH'ın ipine topluca sımsıkı sarılın; ayrılığa düşmeyin. ALLAH'ın size olan nimetini anımsayın. Siz birbirinize düşmanlar idiniz de kalplerinizi birleştirdi ve O'nun nimeti sayesinde kardeşler oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarında idiniz, sizi ondan kurtardı. Yola gelesiniz diye ALLAH ayetlerini böyle açıklıyor.
Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı tutunun ve ayrılığa düşmeyin. Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani bir zamanlar, birbirinize düşmandınız da O'nun kalplerinizi kaynaştırması sayesinde kardeş oldunuz. Ve yine ateş çukurunun tam kıyısında bulunuyorken, sizi ona düşmekten O korudu. İşte Allah ayetlerini böyle açıklıyor ki belki doğru yolu bulursunuz.
And hold firmly to the rope of God, all of you, and do not be separated. And remember God's blessing upon you when you were enemies and He united your hearts, then you became with His blessing as brothers; and you were on the verge of a pit of fire and He saved you from it; it is thus that God clarifies for you His signs that you may be guided.
And hold fast to the rope of God all together, and be not divided. And remember the favour of God upon you: when you were enemies, He united your hearts so that by His favour you became brethren; and you were upon the edge of a pit of fire, and He rescued you from it. Thus does God make plain to you His proofs, that you might be guided.
Hold fast to the rope of Allah all together, and do not separate. Remember Allah’s blessing to you when you were enemies and He joined your hearts together so that you became brothers by His blessing. You were on the very brink of a pit of the Fire and He rescued you from it. In this way Allah makes His Signs clear to you, so that hopefully you will be guided.
You shall hold fast to the rope of GOD, all of you, and do not be divided. Recall GOD's blessings upon you - you used to be enemies and He reconciled your hearts. By His grace, you became brethren. You were at the brink of a pit of fire, and He saved you therefrom. GOD thus explains His revelations for you, that you may be guided.
And hold firmly to the rope of God, all of you, and do not be separated. And remember the blessing of God upon you when you were enemies and He united your hearts. Then you became, with His blessing, brothers; and you were on the edge of a pit of fire and He saved you from it; it is thus that God clarifies for you His signs that you may be guided.
Hold firmly to the rope/covenant of God, all of you, and do not be disunited. Remember God's blessing upon you when you were enemies and He united your hearts, then you became, with His blessing, brothers; and you were on the verge of a pit of fire and He saved you from it. Thus, God clarifies for you His signs, so that you may be guided.