Bir de dediler ki: "Allah'ım! Eğer bu Senin tarafından gelen bir gerçekse, gökten üzerimize taş yağdır veya bize can yakıcı bir azap ver."
Hani yine onlar, "Allahımız! Eğer bu kitap senin katından gelen gerçek ise, gökten üzerimize taş yağdır veya bize elem verici bir azap ver!" demişlerdi.
Hani (o kâfirler) bir zaman da şöyle demişlerdi: "Ey Allah'ım! Bu (Kur'an) senin katından ise üzerimize gökten taş yağdır veya bize elem verici bir azap getir!"
Hatta, "Efendimiz, bu senden gelen bir gerçek ise, üstümüze gökten taşlar yağdır veya başımıza acıklı bir azap getir" diyorlardı.
Bir de dediler ki: "Allah'ım! Eğer bu Senin tarafından gelen bir gerçekse*, gökten üzerimize taş yağdır veya bize can yakıcı bir azap ver."
Bir zamanlar da şöyle demişlerdi: "Ey Allah! Eğer bu senin katından bir gerçek ise durma; gökten üstümüze taş yağdır, ya da bizi acıklı bir azaba çarptır."
Bir de şöyle dediler: "Allahım! Eğer O, Senin katından gelen bir gerçek ise üzerimize gökten taş yağdır veya bize acı dolu bir ceza getir!"
Bir zaman da tuttular şöyle dediler: "Allah'ım! Bu eğer senin katından gelen bir hakikatse, o zaman gökten üzerimize taş yağdır; ya da bize can yakıcı bir azap gönder!"
Şunu da söylemişlerdi: "Allahımız! Eğer bu, senin katından gelmiş gerçeğin kendisiyse, gökten üstümüze taş yağdır. Yahut bize korkunç bir azap musallat et."
Bir de: "Ey Allah'ımız, eğer bu (Kur'an) bir gerçek olarak Senin katından ise, gökyüzünden üstümüze taş yağdır veya acı bir azab getir (bakalım)." demişlerdi.
Bir zaman da onlar: "Ey Allah, eğer senin tarafından gelmiş bir hak kitap ise, durma üzerimize gökten taşlar yağdır veya bize daha acı bir azap ver!" demişlerdi.
Ve bir de şöyle derlerdi: "Ey Allahımız, eğer bu gerçekten Senin katından (indirilen) hakkın kendisi ise, o zaman gökten taş yağdır başımıza, yahut (daha) can yakıcı bir azap çıkar karşımıza!"
Hani onlar, "Ey Allah'ım, eğer şu (Kur'an) senin katından inmiş hak (kitap) ise hemen üzerimize gökten taş yağdır veya bize elem dolu bir azap getir" demişlerdi.
Bir vakıt da ey Allah, eğer bu, senin tarafından gelmiş hak kitab ise durma üzerimize gökten taşlar yağdır veya bize daha elim bir azab ver demişlerdi
Ve: "Allah'ım, eğer bu, senin yanından gelmiş gerçekse başımıza gökten taş yağdır, yahut bize acı bir azab getir!" demişlerdi.
Bir de: "Ey Tanrı'mız, eğer bu (Kuran) bir gerçek olarak Senin katından ise, gökyüzünden üstümüze taş yağdır veya acı bir azab getir (bakalım)" demişlerdi.
Hani bir zaman da: "Ey Allah, eğer bu, Senin katından (gelmiş) hak (kitab) ın kendisi ise durma bizim üstümüze gökden taş yağdır, yahud bize (daha) acıklı bir azab getir" demişlerdi.
Hani demişlerdi ki: Ey Allah'ımız; eğer bu, gerçekten Senin katından ise; bize gökten taş yağdır, yahut acıklı bir azab getir.
"Ve Allah'ım, eğer bu senin yanından gelmiş gerçekse başımıza gökten taş yağdır, yahut bize acı bir azap ver!"
Hani bir zaman da onlar: "Ya Rabbi, eğer bu Kur'an senin tarafından gelmiş hak bir kitap ise hemen üzerimize gökten taş yağdır, yahut bize acı bir azap ver!" demişlerdi.
Hani, "Ey Allahım.. . Eğer bu senin indinden Hakk'ın kendisi ise, (o takdirde) gökten üstümüze taşlar yağdır! Yahut bize acı bir azap ver" demişlerdi.
Hatta, 'Rabbimiz, bu senden gelen bir gerçek ise, üstümüze gökten taşlar yağdır, veya başımıza acıklı bir azap getir,' diyorlardı.
Bir de dediler ki: "Allah'ım! Eğer bu Senin tarafından gelen bir gerçekse*, gökten üzerimize taş yağdır veya bize can yakıcı bir azap ver."
And they said: "O God, if this is the truth from You, then send down upon us a rain of stones from the sky or bring on us a painful retribution. "
And when they say: “O God: if this be the truth from Thee, then rain Thou down upon us stones from the sky, or bring Thou us a painful punishment!”
And they say, ‘Allah, if this is really the truth from You, rain down stones on us out of heaven or send a painful punishment down on us. ’
They also said, "Our god, if this is really the truth from You, then shower us with rocks from the sky, or pour upon us a painful punishment."
And they said: "Our god, if this is the truth from You, then send down upon us a rain of stones from the heaven or bring upon us a painful retribution."
They said, "Our god, if this is the truth from You, then send down upon us a rain of stones from the sky or bring on us a painful retribution."