Sabah akşam O'nun yoluna yönelerek, Rabb'ine çağrıda bulunanlarla beraber olmada sabırlı ol. Dünya hayatının çekiciliğine kanarak gözlerini onlardan ayırma. Kalbini zikrimizden gafil kıldığımız, tutkularına uymuş, işi aşırılık olan kimseye boyun eğme.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | vesbir | tut (sabret) | صبر |
2 | nefseke | nefsini | نفس |
3 | mea | beraber | |
4 | ellezine | ||
5 | yed'une | yalvaranlarla | دعو |
6 | rabbehum | Rablerine | ربب |
7 | bil-gadati | sabah | غدو |
8 | vel'aşiyyi | akşam | عشو |
9 | yuridune | isteyerek | رود |
10 | vechehu | rızasını | وجه |
11 | ve la | ve | |
12 | tea'du | sapmasın | عدو |
13 | aynake | gözlerin | عين |
14 | anhum | onlardan | |
15 | turidu | isteyerek | رود |
16 | zinete | süsünü | زين |
17 | l-hayati | hayatının | حيي |
18 | d-dunya | dünya | دنو |
19 | ve la | ve | |
20 | tutia' | itaat etme | طوع |
21 | men | kişiye | |
22 | egfelna | alıkoyduğumuz | غفل |
23 | kalbehu | kalbini | قلب |
24 | an | ||
25 | zikrina | bizi anmaktan | ذكر |
26 | vettebea | ve tâbi olan | تبع |
27 | hevahu | keyfine | هوي |
28 | ve kane | ve olan | كون |
29 | emruhu | işi | امر |
30 | furuten | aşırılık | فرط |
SabahakşamRabblerine O'nun rızasını dileyerek dua edenlerle birlikte candan sabret!Dünya hayatının süsünü arayarak gözlerini onlardan ayırma! Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, kötü arzularına uymuş ve işi gücü aşırılık olan kimseye boyun eğme!
O'nun rızasını isteyerek Rablerine sabah akşam dua edenlerle birlikte olmaya devam et! Dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan çevirme! Arzusuna uymuş ve işi gücü aşırılık olduğu için kalbini bizi hatırlamaktan habersiz kıldığımız kimseye boyun eğme!*
Rab'lerinin rızasını dileyerek sabah akşam hizmet edenlerle birlikte olmaya çalış. Dünya hayatının çekici materyallerini arzu edip de gözlerini onlardan ayırma. Kalbini mesajımızdan gafil kıldığımız ve hevesine uyarak işlerini karıştıran kimseleri izleme.
Sabah akşam* O'nun yoluna yönelerek, Rabb'ine çağrıda bulunanlarla beraber olmada sabırlı ol. Dünya hayatının çekiciliğine kanarak gözlerini onlardan ayırma. Kalbini* zikrimizden gafil kıldığımız*, tutkularına uymuş, işi aşırılık olan kimseye boyun eğme. *
Rablerinin yüzlerine bakmasını isteyerek sabah akşam ona yalvaranlarla birlikte sen de sabret*. Dünya hayatının çekiciliğine kapılıp gözlerini onlardan ayırma. Gönlünü zikrimize (Kur'an'a) karşı ilgisiz bulduğumuz, arzularına uymuş ve işi gücü aşırılık olan kişiye uyma.
Efendilerinin hoşnutluğunu dileyerek, sabah ve akşam, O'na yakarışlarda bulunanlarla birlikte dirençli ol. Dünya yaşamının çekiciliğine kapılıp da gözünü onlardan ayırma. Bizim Öğretimiz konusunda yüreğini duyarsız yaptığımız, kendi tutkularına kapılan ve aşırılıklarla uğraşan kişiye uyma.
Ve Rablerinin rızasını arzu ederek, sabah akşam O'na yalvarıp yakaran kimselerle birlikte sen de sabret! Dünya hayatının çekiciliğine aldanıp da sakın onları gözden çıkarma! Ve ayartıcı arzularına uyarak, işi gücü aşırı uçlarda dolaşmaya döktüğü için (akleden) kalbi kendisini zikrimize karşı duyarsızlaştıran kimselere de uyma!
Benliğini, sabah akşam yüzünü isteyerek rablerine yalvaranlarla beraber tut. İğreti dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırıp uzaklaştırma. Ve sakın, kalbini bizim zikrimizden / Kur'anımızdan gafil koyduğumuz, boş arzularına uymuş kişiye boyun eğme. Böylesinin işi hep aşırılıktır.
Sen de sabah akşam O'nun rızasını isteyerek Rablerine dua edenlerle birlikte sabret. Dünya hayatının (aldatıcı) süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırma. Kalbini bizi zikretmekten gaflete düşürdüğümüz, kendi 'istek ve tutkularına (hevasına)' uyan ve işinde aşırılığa gidene itaat etme.
Sabah akşam Rablerine rızasını dileyerek dua eden kimselerle beraber nefsince sabret! Sen dünya hayatının süsünü arzu ederek onlardan gözlerini ayırma. Kalbini, Bizi anmaktan gafil kıldığımız, keyfinin ardına düşmüş ve işi aşırılık olmuş kimseye uyma!
Ve Rablerinin hoşnutluğunu umarak sabah akşam O'na yalvarıp yakaranlarla birlikte sen de sabret; ve dünya hayatının cazibesine kapılıp da sakın gözlerini onların üzerinden ayırma; Ve iyi ve güzel olan ne varsa hepsini terk edip (yalnızca) bencil arzularının peşine düştüğü için kalbini zikrimize karşı duyarsız kıldığımız kimseye aldırma.
Sabah akşam Rablerine, O'nun rızasını dileyerek dua edenlerle birlikte ol. Dünya hayatının zinetini arzu edip de gözlerini onlardan ayırma. Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, boş arzularına uymuş ve işi hep aşırılık olmuş kimselere boyun eğme.
Nefsince de o kullarla beraber sabret ki sabah akşam (her vakıt) rablarına dua eder cemalini isterler, sen Dünya ziynetini arzu ederek onlardan gözlerini ayırma ve o kimseye itaat etme ki kalbini zikrimizden gafil bırakmışız, keyfinin ardına düşmüş ve işi haddini aşmak olmuştur
Nefsini, sabah akşam, rızasını isteyerek Rablerine yalvaranlarla beraber tut (onlarla beraber bulunmağa candan sabret). Gözlerin, dünya hayatının süsünü isteyerek onlardan başka yana sapmasın. Kalbini bizi anmaktan alıkoyduğumuz keyfine uyan ve işi, hep aşırılık olan kişiye itaat etme.
Sen de sabah akşam O'nun rızasını isteyerek rablerine dua edenlerle birlikte sabret. Dünya hayatının (aldatıcı) süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırma. Kalbini bizi zikretmekten gaflete düşürdüğümüz, kendi hevasına uyan ve buyrultusunda (isteklerinde) aşırı olana uyma.
Sabah, akşam Rablerine, (sırf) Onun cemalini dileyerek, düaa edenlerle beraber candan sabr (u sebat) et. Dünya hayaatının zinetini arzu edib de gözlerini onlardan ayırma. Kalbine bizi anmakdan gaflet verdiğimiz, heva ve hevesine uymuş, işinde haddi aşmış kimselere boyun eğme.
Sabah akşam Rabblarının rızasını dileyerek O'na yalvaranlarla beraber, sen de sabret. Dünya hayatının güzelliklerini isteyerek gözlerini onlardan ayırma. Bizi anmasını unutturduğumuz, heva ve hevesine uymuş, haddi aşmış kimselere itaat etme.
Sabah, akşam Rab'lerinin rızasını dileyerek O'na dua edenlerle beraber sen de sabret. Dünya hayatının süslerini isteyip, gözünü onlardan ayırma. Kalbini zikrimizden gafil kıldığımız, arzularına uymuş ve işi taşkınlık olan kimseye itaat etme!
Rablerine, sırf O'nun rızasını ve cemaline kavuşmayı umdukları için, sabah akşam yalvaranlarla beraber olmakta sebat et.!Dünya hayatının süslerini arzulayarak sakın gözlerini onlardan başkasına kaymasın. Kalbini Bizi zikretmekten gafil bıraktığımız, heva ve hevesine uyan ve işi hep aşırılık olan kimselere itaat etme!
O'nun vechini dileyerek, sabah - akşam Rablerine dua edenlerle beraber, nefsine (bilincine) sabret! Dünya hayatının süslü gösterilen şeylerine yönelip de, onlardan ilgini kesme! Görüşü kozası içinde bizi hatırlamaktan mahrum bırakılmış; asılsız kabullerine tabi olup, işi yapması gerekenin ötesindeki olan kimseye itaat etme!
Rab'lerinin rızasını dileyerek sabah akşam kulluk edenlerle birlikte olmaya çalış. Dünya hayatının çekici materyallerini arzu edip de gözlerini onlardan ayırma. Kalbini mesajımızdan gafil kıldığımız ve hevesine uyarak işlerini karıştıran kimseleri izleme.
Sabah akşam* O'nun yoluna yönelerek, Rabb'ine çağrıda bulunanlarla beraber olmada sabırlı ol. Dünya hayatının çekiciliğine kanarak gözlerini onlardan ayırma. Kalbini* zikrimizden gafil kıldığımız*, tutkularına uymuş, işi aşırılık olan kimseye boyun eğme.
And have patience upon yourself regarding those who call their Lord in the morning and evening seeking His direction, and let not your eyes overlook them that you seek the beauty of this worldly life. And do not obey the one whom We have made his heart heedless of Our remembrance and he followed his desire, and his fate was lost.
And make thou thy soul patient, with those who call to their Lord, morning and evening, seeking His face. And let not thine eyes pass beyond them, desiring the adornment of the life of this world; and obey thou not him whose heart We have made heedless of Our remembrance and follows his vain desire and whose affair is neglect.
Restrain yourself patiently with those who call on their Lord morning and evening, desiring His face. Do not turn your eyes from them, desiring the attractions of this world. And do not obey someone whose heart We have made neglectful of Our remembrance and who follows his own whims and desires and whose life has transgressed all bounds.
You shall force yourself to be with those who worship their Lord day and night, seeking Him alone. Do not turn your eyes away from them, seeking the vanities of this world. Nor shall you obey one whose heart we rendered oblivious to our message; one who pursues his own desires, and whose priorities are confused.
And have patience upon yourself regarding those who call on their Lord at dawn and dusk seeking His face, and let not your eyes overlook them that you seek the beauty of this worldly life. And do not obey he whom We have made his heart heedless of Our remembrance and he followed his desire, and his fate was lost.
Have patience upon yourself regarding those who call on their Lord at dawn and dusk seeking His presence, and let not your eyes overlook them that you seek the attraction of this worldly life. Do not obey the one whom We have made his heart heedless of Our remembrance and he followed his desire, and his case was lost.