Sonra onların izleri üzerinde art arda resullerimizi gönderdik. Ve Meryem oğlu Îsa'yı gönderdik ve ona İncil'i verdik. Ona uyan kimselerin kalplerine şefkat ve merhamet koyduk. Allah'ın rızasını kazanmak için uydurdukları ve fakat gereği gibi de uymadıkları ruhbanlık Bizim buyruğumuzdan kaynaklanmış değildir. Onlardan iman edenlere ödüllerini verdik. Ne var ki onların çoğu doğru yoldan çıkmış kimselerdi.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | summe | sonra | |
2 | kaffeyna | ardarda gönderdik | قفو |
3 | ala | üzerine | |
4 | asarihim | bunların izleri | اثر |
5 | birusulina | elçilerimizi | رسل |
6 | ve kaffeyna | ve onların ardına kattık | قفو |
7 | biiysa | Îsa'yı | |
8 | bni | oğlu | بني |
9 | meryeme | Meryem | |
10 | ve ateynahu | ve ona verdik | اتي |
11 | l-incile | İncil'i | |
12 | ve cealna | ve koyduk | جعل |
13 | fi | içine | |
14 | kulubi | kalbleri | قلب |
15 | ellezine | ||
16 | ttebeuhu | ona uyanların | تبع |
17 | ra'feten | şefkat | راف |
18 | ve rahmeten | ve merhamet | رحم |
19 | verahbaniyyeten | ve ruhbanlığı | رهب |
20 | btedeuha | icadettikleri | بدع |
21 | ma | ||
22 | ketebnaha | biz yazmamıştık | كتب |
23 | aleyhim | onlara | |
24 | illa | dışında bir şey | |
25 | btiga'e | kazanmaları | بغي |
26 | ridvani | rızasını | رضو |
27 | llahi | Allah'ın | |
28 | fema | ama | |
29 | raavha | ona uymadılar | رعي |
30 | hakka | hakkıyla | حقق |
31 | riaayetiha | riayet ederek | رعي |
32 | fe ateyna | biz de verdik | اتي |
33 | ellezine | kimselere | |
34 | amenu | iman eden(lere) | امن |
35 | minhum | onlardan | |
36 | ecrahum | mükafatlarını | اجر |
37 | vekesirun | fakat birçoğu | كثر |
38 | minhum | onlardan | |
39 | fasikune | yoldan çıkmıştır | فسق |
Sonra onların ardından da peygamberlerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da onların ardından gönderdik ve ona İncil'i verdik. Ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet duyguları koyduk. Ruhbanlığı ise kendileri uydurdular. Biz onu kendilerine yazmadık. Ancak onlar Allah'ın rızasını kazanmak arzusu ile bunu yaptılar; ama buna gereği gibi de uymadılar. Onlardan da inananlara ödüllerini verdik. Onların çoğu yoldan çıkmışlardır.
Sonra bunların izinden art arda elçilerimizi göndermiştik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından göndermiş, ona İncil'i vermiştik. Ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirmiştik. Uydurdukları ruhbanlığa* gelince, onu onlara biz yazmamıştık. Fakat kendileri, Allah rızasını kazanmak için yapmış, (ancak) buna da gerektiği gibi uymamışlardı.* Biz de onlardan iman edenlere ödüllerini vermiştik. İçlerinden çoğu yoldan çıkmıştı.
Sonra onların peşinden, ard arda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da gönderdik ve ona İncil'i verdik. Onu izleyenlerin gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Fakat, bizim kendileri için onaylamadığımız bir ruhbanlık uydurdular. Halbuki onlardan sadece ALLAH'ı hoşnut edecek hususlara uymalarını istemiştik. Üstelik ruhbanlığa hakkıyla da uymadılar. Aralarından iman edenlere ödüllerini verdik; ancak çokları yoldan çıkmışlardı.
Sonra onların izleri üzerinde art arda resullerimizi gönderdik. Ve Meryem oğlu Îsa'yı gönderdik ve ona İncil'i verdik. Ona uyan kimselerin kalplerine şefkat ve merhamet koyduk. Allah'ın rızasını kazanmak için uydurdukları ve fakat gereği gibi de uymadıkları ruhbanlık* Bizim buyruğumuzdan kaynaklanmış değildir. Onlardan iman edenlere ödüllerini verdik. Ne var ki onların çoğu doğru yoldan çıkmış kimselerdi.
Sonra onların izlerini takip eden elçilerimizi peş peşe gönderdik; Meryem oğlu İsa'yı da onların ardından gönderdik ve ona İncil'i verdik. Ona uyanların gönüllerine şefkat ve iyilik duyguları yerleştirdik. Ama kendilerine yazmadığımız bir ruhbanlık uydurdular. Niyetleri sadece Allah'ın rızasını kazanmaktı fakat onu gereği gibi yapmadılar. İçlerinde inanıp güvenmiş olanlara ödülünü veririz ama çoğu yoldan çıkmıştır.
Sonra, onların ardından, art arda elçilerimizi gönderdik. İncil'i verdiğimiz Meryem Oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik. Onu izleyenlerin yüreklerine sevecenlik ve merhamet yerleştirdik. Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için uydurdukları Efendilerine adanmış olmayı, onlara Biz yazmadık. Yine de gereği gibi ona uymadılar. Onların inananlarına ödüllerini verdik. Ama çoğu zaten yoldan çıkmıştı.
Sonra onların peşinden (başka) elçilerimizi de getirdik; peşlerinden de Meryem oğlu İsa'yı getirdik ve ona İncil'i verdik; ve ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Ama ruhbanlık başka... Onu kendilerine emretmediğimiz halde onlar uydurdu, gerekçesi de Allah'ın rızasını kazanmaktı; fakat onun gereklerine de hakkıyla riayet etmediler ya... Neticede Biz onlardan iman eden kimselere karşılıklarını verdik; fakat yine onlardan bir çoğu yoldan saptılar.
Sonra onların eserleri üzere, resullerimizi art arda gönderdik. Meryem'in oğlu İsa'yı da onların ardınca gönderdik. Ona İncil'i verdik; ona uyanların gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Bir bid'at olarak ortaya çıkardıkları ruhbaniyeti, onlar üzerine biz yazmamıştık. Allah'ın rızasını kazanmak için ortaya çıkardılar. Ama ona gerektiği şekilde saygılı olmadılar. Onların, iman edenlerine ödüllerini verdik. Onlardan çoğu yoldan çıkmış olanlardır.
Sonra onların izleri üzerinde elçilerimizi birbiri ardınca gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik; ona İncil'i verdik ve onu izleyenlerin kalplerinde bir şefkat ve merhamet kıldık. (Bir bid'at olarak) Türettikleri ruhbanlığı ise, Biz onlara yazmadık (emretmedik). Ancak Allah'ın rızasını aramak için (türettiler) ama buna da gerektiği gibi uymadılar. Bununla birlikte onlardan iman edenlere ecirlerini verdik, onlardan birçoğu da fasık olanlardır.
Sonra onların izleri üzerinde ardarda peygamberlerimizle izledik; arkasından Meryem oğlu İsa'yı gönderdik, ona İncil'i verdik ve ona uyanların kalplerinde bir şefkat ve merhamet yarattık. Bir de rahipliği ki, onu onlar uydurdular, Biz onu üzerlerine yazmamıştık; ancak Allah'ın rızasını aramak için yaptılar, sonra da ona hakkıyla riayet etmediler. Biz de içlerinden iman etmiş olanlara mükafatlarını verdik, çokları ise yoldan çıkmış fasıklardır.
Ve sonra onların ardından öteki elçilerimizi gönderdik; ve (zaman içinde) arkalarından kendisine İncil verdiğimiz Meryem oğlu İsa'yı gönderdik; o'na (sadık bir şekilde) uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Ruhbanca riyazete gelince, Biz onlara bunu emretmedik, Allah'ın rızasını kazanmak arzusuyla onu kendileri uydurdu. Ama sonra ona, (her zaman) gerektiği gibi uymadılar, böylece Biz, (gerçekten) iman etmiş olanlara karşılığını verdik, ama onların çoğu yoldan çıkmışlardı.
Sonra bunların peşinden ard arda peygamberlerimizi gönderdik. Onların arkasından da Meryem oğlu İsa'yı gönderdik, ona İncil'i verdik ve kendisine uyanların kalplerine şefkat ve merhamet duygusu koyduk. (Kendiliklerinden) icat ettikleri ruhbanlığa gelince; biz onu onlara farz kılmamıştık. Allah'ın rızasını kazanmak için onu kendileri icat etmişlerdi. Fakat ona da gereği gibi uymadılar. Biz de içlerinden iman edenlere mükafatlarını verdik. Fakat onlardan birçoğu da fasık kimselerdir.
Sonra onların izleri üzerinde Resullerimizle ta'kıyb ettik, bir de Meryemin oğlu Isa ile ta'kıyb ettik ve ona İncili verdik ve ona tabi' olanların kalblerinde bir rıkkat bir merhamet yarattık, bir de rehbaniyyet ki onu onlar ibda' ettiler, biz onu üzerlerine yazmamıştık, ancak Allah rızasını aramak için yaptılar, sonra da ona hakkıyle riayet etmediler, biz de içlerinden iyman etmiş olanlara ecirlerini verdik, çokları ise yoldan çıkmış fasıklardır
Sonra bunların peşinden ardarda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da onların ardına kattık; ona İncil'i verdik ve ona uyanların kalblerine şefkat ve merhamet koyduk. İcadettikleri ruhbanlığı, biz onlara yazmamıştık, yalnız Allah'ın rızasını kazanmak için kendiliklerinden uyguladılar ama ona gereği gibi uymadılar. Biz de onlardan iman edenlere mükafatlarını verdik. Fakat onlardan birçoğu da yoldan çıkmıştır.
Sonra onların izleri üzerinde elçilerimizi birbiri ardınca gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik; ona İncil'i verdik ve onu izleyenlerin kalplerinde bir şefkat ve merhamet kıldık. (Bir bidat olarak) türettikleri ruhbanlığı ise, biz onlara yazmadık (emretmedik). Ancak Tanrı'nın rızasını aramak için (türettiler) ama buna da gerektiği gibi uymadılar. Bununla birlikte onlardan inananlara ecirlerini verdik, onlardan çoğu da fasıktı.
Sonra bunların izleri üzerinde, ardı ardınca peygamberlerimizi yolladık. Arkalarından da Meryem oğlu isayı gönderdik. Ona incili verdik. Kendisine tabi olanların yüreklerine bir şefekat ve merhamet koyduk. Onların (yeni bir adet olmak üzere) ihdas etdikleri rehbanlığa (gelince:) Onu üzerlerine biz farzetmedik. Ancak (onlar bunu sırf) Allahın rızaasını aramak için yapdılar. Fakat buna hakkıyle riaayet de etmediler. Biz de içlerinden (gerçek) iman edenlere mükafatlarını verdik. Onlardan bir çoğu ise (doğru yoldan) çıkanlardı.
Sonra onların izleri üzerinde, peygamberlerimizi ard arda gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik. Ona İncil'i verdik ve ona uyanların kalblerine bir şefkat ve merhamet koyduk. Onların uydurdukları rehbaniyyete gelince; onu kendilerine Biz, yazmadık. Fakat kendileri Allah'ın rızasını kazanmak için yaptılar. Ama buna da hakkıyla riayet etmediler. Biz de onlardan iman etmiş olanlara ecirlerini verdik. İçlerinden çoğu ise fasıklardır.
Sonra onların izi sıra peygamberlerimizi ardarda gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik. Ona İncil'i verip, ona tabi olanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Onların uydurdukları ruhbanlığı ise biz farz kılmadık. Yalnızca Allah'ın rızasını kazanmak için yaptılar. Fakat ona da hakkıyla riayet etmediler. Biz de onlardan iman edenlere mükafatlarını verdik. Onlardan çoğu yoldan çıkmıştır.
Sonra bunların ardından peş peşe peygamberlerimizi gönderdik. Özellikle Meryem'in oğlu İsa'yı arkalarından gönderdik, kendisine İncil'i verdik ve ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet yerleştirdik. Uydurdukları ruhbanlığı ise Biz kendilerine farz kılmadık, lakin Allah'ın rızasına nail olmak için kendileri icad ettiler. Kaldı ki ona gereği gibi de riayet etmediler. Biz de onlardan iman edenlere mükafatlarını verdik, onların çoğu ise büsbütün yoldan çıkmışlardır.
Sonra Rasullerimizle onların eserleri üzere takviye ettik! Meryem'in oğlu İsa ile de takviye ettik; Ona İncil'i (müjde olan BİLGİ) verdik.. . Ona tabi olanların kalplerinde şefkat, sınırsız hoşgörü ve rahmet ve Ruhbaniyet (Allah'a ermeyi) oluşturduk; bu amaçla yaptıkları ruhbaniyet çalışmalarını ise (çok büyük korku dolayısıyla sırf uhrevi - ruhani yaşama dönük çalışma) onlar uydurdular! (Oysa) onu (Ruhbaniyeti) onlara mükellef kılmamıştık. Ancak Allah'ın rıdvanını (cennet nimetlerini) talep etmek için bunu başlattılar. . . (Ama) ona hakkıyla da riayet etmediler! Onlardan iman edenlere ecirlerini verdik. . . (Ancak) onlardan (ruhbanlardan) çoğunun inancı bozuktur!
Sonra onların peşinden, ard arda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da gönderdik ve ona İncil'i verdik. Onu izleyenlerin gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Fakat, bizim kendileri için onaylamadığımız bir ruhbanlık uydurdular. Halbuki onlardan sadece ALLAH'ı hoşnut edecek hususlara uymalarını istemiştik. Üstelik ruhbanlığa hakkıyla da uymadılar. Aralarından inananlara ödüllerini verdik; ancak çokları yoldan çıkmışlardı.
Sonra onların izleri üzerinde artarda rasullerimizi gönderdik. Ve Meryem oğlu İsa'yı gönderdik ve ona İncil'i verdik. Ona uyan kimselerin kalplerine şefkat ve merhamet koyduk. Allah'ın rızasını kazanmak için uydurdukları ve fakat gereği gibi de uymadıkları ruhbanlık* Bizim buyruğumuzdan kaynaklanmış değildir. Onlardan iman edenlere ödüllerini verdik. Ne var ki onların çoğu yoldan çıkmış kimselerdi.
Then We sent in their tracks Our messengers. We sent Jesus the son of Mary, and We gave him the Injeel, and We ordained in the hearts of his followers kindness and mercy. But they invented Monasticism which We never decreed for them. They wanted to please God, but they did not observe it the way it should have been observed. Consequently, We gave those who believed among them their recompense, while many of them were wicked.
Then We sent, following in their footsteps, Our messengers; and We sent, following, Jesus, son of Mary. And We gave him the Gospel, and We placed in the hearts of those who followed him compassion and mercy. But monasticism, they invented it; We did not prescribe it for them — only the seeking of the approval of God; but they did not observe it with the observance due it. And We gave those who heeded warning among them their reward; but many of them are perfidious.
Then We sent Our Messengers following in their footsteps and sent ‘Isa son of Maryam after them, giving him the Gospel. We put compassion and mercy in the hearts of those who followed him. They invented monasticism – We did not prescribe it for them – purely out of desire to gain the pleasure of Allah, but even so they did not observe it as it should have been observed. To those of them who had iman We gave their reward but many of them are deviators.
Subsequent to them, we sent our messengers. We sent Jesus the son of Mary, and we gave him the Injeel (Gospel), and we placed in the hearts of his followers kindness and mercy. But they invented hermitism which we never decreed for them. All we asked them to do was to uphold the commandments approved by GOD. But they did not uphold the message as they should have. Consequently, we gave those who believed among them their recompense, while many of them were wicked.
Then We sent in their tracks Our messengers. And We sent Jesus, son of Mary, and We gave him the Gospel, and We ordained in the hearts of his followers kindness and mercy. But they invented Monasticism which We never decreed for them. They wanted to please God, but they did not observe it the way it should have been observed. Consequently, We gave those who believed among them their recompense, while many of them were wicked.
Then We sent in their tracks Our messengers. We sent Jesus the son of Mary, and We gave him the Injeel, and We ordained in the hearts of his followers kindness and compassion. But they invented Monasticism which We never decreed for them. They wanted to please God, but they did not observe it the way it should have been observed. Consequently, We gave those who acknowledged among them their recompense, while many of them were wicked.