Eğer Allah, seni onlardan bir grupla karşılaştırırsa, onlar da seninle savaşa çıkmak için izin isterlerse; de ki: "Benimle asla çıkamayacaksınız. Artık benimle hiçbir düşmanla savaşamayacaksınız. Çünkü siz daha önce oturup kalmayı tercih ettiniz. Artık, geride kalanlarla oturun!"
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | fein | eğer | |
2 | raceake | seni döndürürse | رجع |
3 | llahu | Allah | |
4 | ila | ||
5 | taifetin | bir topluluğa | طوف |
6 | minhum | onlardan | |
7 | feste'zenuke | senden izin isterlerse | اذن |
8 | lilhuruci | çıkmak için | خرج |
9 | fekul | de ki | قول |
10 | len | ||
11 | tehrucu | çıkmayacaksınız | خرج |
12 | meiye | benimle | |
13 | ebeden | asla | ابد |
14 | velen | ve asla | |
15 | tukatilu | savaşmayacaksınız | قتل |
16 | meiye | benimle beraber | |
17 | aduvven | düşmanla | عدو |
18 | innekum | şüphesiz siz | |
19 | raditum | razı olmuştunuz | رضو |
20 | bil-kuudi | oturmağa | قعد |
21 | evvele | ilk | اول |
22 | merratin | önce | مرر |
23 | fek'udu | öyle ise oturun | قعد |
24 | mea | beraber | |
25 | l-halifine | geri kalanlarla | خلف |
Eğer, Allah seni onlardan bir topluluğun yanına döndürür ve onlar savaşa çıkmak için senden izin isterlerse, de ki: "Benimle asla çıkmayacaksınız, yanımda hiçbir düşmanla savaşmayacaksınız. Çünkü siz başlangıçta oturup kalmaya razı oldunuz. Şimdi de geri kalanlarla beraber oturunuz."
Allah seni onlardan bir grubun yanına döndürür de (başka bir savaşa seninle birlikte) çıkmak için senden izin isterlerse, (onlara) de ki: "Benimle birlikte asla (savaşa) çıkmayacaksınız ve düşmana karşı benimle birlikte asla savaşmayacaksınız! Şüphesiz ki siz birinci kez (Tebük seferinde) yerinizde kalmaya razı oldunuz. Şimdi de geri kalanlarla (kadınlarla ve çocuklarla) birlikte oturun!"
Sefere çıkma konusunda onlardan bir grubun senden izin isteyecekleri bir fırsatı ALLAH sana tekrar verse, "Benimle birlikte ebediyen harekata çıkmayacaksınız ve benimle birlikte hiçbir düşmanla savaşmayacaksınız. Çünkü siz, ilk başta oturmayı seçmiştiniz. Öyle ise, geri kalanlarla beraber oturun" de.
Eğer Allah, seni onlardan bir grupla karşılaştırırsa, onlar da seninle savaşa çıkmak için izin isterlerse; de ki: "Benimle asla çıkamayacaksınız. Artık benimle hiçbir düşmanla savaşamayacaksınız. Çünkü siz daha önce oturup kalmayı tercih ettiniz. Artık, geride kalanlarla oturun!"
Allah, seni onların bir kesimi ile karşılaştırır da seninle birlikte savaşa çıkmak için izin isterlerse de ki "Artık siz benimle hiçbir zaman savaşa çıkamayacaksınız ve benimle birlikte hiçbir düşmanla vuruşamayacaksınız. Baştan savaşa çıkmayıp oturmayı tercih eden sizdiniz. Öyleyse varın, muhaliflerle birlikte oturmaya devam edin."
Bundan sonra, Allah, onların arasındaki bir kümenin yanına seni döndürür; onlar da çıkmak için izin isterlerse, şunu söyle: "Asla benimle çıkmayacaksınız ve benimle birlikte düşmana karşı savaşmayacaksınız. Çünkü en başında oturmayı seçtiniz; öyleyse geride kalanlarla birlikte oturun!"
Bundan sonra, Allah sana (seferden) dönmeyi nasip eder de onlardan bir grupla karşılaştırırsa, dahası onlar senden savaşa çıkma izni isterlerse, de ki: "Bundan böyle benimle kesinlikle sefere çıkmayacaksınız; ve benimle birlikte asla düşmana karşı savaşmayacaksınız! Madem siz bir kez oturup kalmaya razı oldunuz, bundan sonra da geri kalanlarla birlikte oturmayı sürdürün!"
Bundan böyle Allah, seni onlardan bir zümrenin yanına döndürür de savaşa çıkmak için senden izin isterlerse şöyle söyle: "Benimle birlikte ebediyen çıkmayacaksınız, benimle birlikte herhangi bir düşmanla savaşmayacaksınız. İlk defasında oturup kalmayı yeğlemiştiniz. O halde geri kalanlarla birlikte oturadurun."
Bundan böyle, Allah seni onlardan bir topluluğun yanına döndürür de, (yine savaşa) çıkmak için senden izin isterlerse, de ki: "Kesin olarak benimle hiç bir zaman (savaşa) çıkamazsınız ve kesin olarak benimle bir düşmana karşı savaşamazsınız. Çünkü siz oturmayı ilk defa hoş gördünüz; öyleyse geride kalanlarla birlikte oturun."
Bundan böyle Allah seni onlardan bir kısmının yanına döndürür de, başka bir cihada çıkmak için senden izin isterlerse: "Artık siz benimle beraber savaşa çıkmayacaksınız ve hiçbir düşmana karşı benimle birlikte savaşmayacaksınız. Daha önce de oturup kalmayı arzu ettiniz, şimdi de geri kalanlarla beraber oturun!" de.
Bundan sonra Allah seni olur ki onlardan bazılarıyla yüz yüze getirirse ve onlar da (seninle birlikte savaşa) çıkmak için iznini isterlerse, (onlara) de ki: "Bundan böyle benimle asla (sefere) çıkmayacak ve benimle hiçbir düşmana karşı savaşmayacaksınız! Madem, bir kere evde oturup kalmayı yeğlediniz, öyleyse artık oturup kalmaya devam edin, geride kal(mak zorunda ol)anlarla beraber!"
Eğer (bundan böyle) Allah seni onlardan bir zümrenin yanına döndürür de, onlar (sefere) çıkmak için senden izin isterlerse, de ki: "Artık siz benimle birlikte ebediyyen çıkmayacak ve benimle birlikte hiçbir düşmanla asla savaşmayacaksınız. Çünkü siz baştan yerinizde oturup kalmaya razı oldunuz. Şimdi de geri kalan (kadın ve çocuk)larla birlikte oturun."
Bundan böyle Allah seni onlardan bir kısmının yanına döndürür de başka bir cihada çıkmak için senden izin isterlerse artık siz benim maıyyetimde ebeda çıkamıyacaksınız, ve hiç bir düşmana benim maıyyetimde harb edemiyeceksiniz, evvelki def'a oturub kalmayı arzu ettiniz, şimdi de artık geride kalanlarla beraber oturun de
Eğer Allah, seni onlardan bir topluluğun yanına döndürür de (onlar savaşa) çıkmak için senden izin isterlerse "Asla benimle çıkmayacaksınız, benimle beraber düşmanla savaşmayacaksınız. Siz ilk önce oturmağa razı olmuştunuz. Öyle ise geri kalanlarla beraber oturun!"de.
Bundan böyle, Tanrı seni onlardan bir topluluğun yanına döndürür de, (yine savaşa) çıkmak için senden izin isterlerse de ki: "Kesin olarak benimle ebediyen (savaşa) çıkamazsınız ve kesin olarak benimle bir düşmana karşı savaşamazsınız. Çünkü siz oturmayı ilk defa hoş gördünüz; öyleyse geride kalanlarla birtikte oturun."
Eğer Allah seni (Tebükden Medineye), onlardan (orada kalmış olanlardan) bir zümrenin (münafıkların) yanına döndürür de (başka bir savaşa) çıkmıya senden izin isterlerse de ki: "Bundan sonra benimle birlikde kat'iyyen ve ebedi (sefere) çıkamazsınız. Benimle beraber hiç bir düşmanla muhaarebe edemezsiniz. Çünkü siz ilk defa (Tebük seferinden geri kalıb) oturmayı hoş gördünüz. (Artık bundan böyle) siz geri kalan (kadın ve çocuk) larla beraber oturun!
Allah, seni onlardan bir topluluğa geri döndürür de; senden savaşa çıkmak için izin isterlerse; de ki: Benimle hiç bir zaman çıkmayacaksınız. Benim yanımda hiç bir düşmanla savaşmayacaksınız. Çünkü siz, baştan oturup kalmaya razı oldunuz. Artık siz, geri kalanlarla birlikte oturun.
Allah seni geri döndürüp, onlardan bir toplulukla karşılaştırdığı zaman, senden savaşa çıkmak için izin isterlerse de ki: -Benimle asla çıkamayacaksınız. Benim yanımda hiç bir düşmanla savaşamayacaksınız. Çünkü siz baştan oturup kalmaya razı oldunuz. Artık geri kalanlarla beraber oturun!
Eğer Allah seni bu seferden (Tebük'ten) döndürür de, sen onlardan bir toplulukla karşılaşırsan ve onlar başka bir gazaya çıkmak için senden izin isterlerse onlara de ki:"Benimle beraber asla sefere çıkmayacaksınız, asla benim maiyetimde düşmanla savaşmayacaksınız. Mademki önce oturup seferden geri kaldınız, haydi şimdi de geri kalanlarla birlikte oturun!"
Bu seferden döndükten sonra o münafıklar gelip yeni bir sefere katılmak istediklerini söylerlerse de ki: "Siz sonsuza dek benimle beraber çıkmayacaksınız; benimle beraber düşmanla savaşmayacaksınız! Siz ilk defasında evlerinizde kalmaktan mutlu oldunuz.. . Bundan sonra da diğer geri kalanlar ile beraber oturun oturduğunuz yerde!"
Sefere çıkma konusunda onlardan bir grubun senden izin isteyecekleri bir fırsatı ALLAH sana tekrar verse, 'Benimle birlikte ebediyyen harekata çıkmayacaksınız, ve benimle birlikte hiçbir düşmanla savaşmayacaksınız. Çünkü siz, ilk başta oturmayı seçmiştiniz. Öyle ise, geri kalanlarla beraber oturun,' de.
Eğer Allah, seni onlardan bir grupla karşılaştırırsa, onlar da seninle savaşa çıkmak için izin isterlerse; de ki: "Benimle asla çıkamayacaksınız. Artık benimle hiçbir düşmanla savaşamayacaksınız. Çünkü siz daha önce oturup kalmayı tercih ettiniz. Artık, geride kalanlarla oturun!"
If God returns you to a group of them, and they ask your permission to come with you, then Say: "You will not come with me ever; nor will you fight any enemy with me. You had accepted staying behind the first time, so stay with those who remain behind."
And if God brings thee back to a number of them and they ask of thee leave to go forth, say thou: “You shall not go forth with me ever, nor fight with me an enemy; you were pleased to sit the first time, so sit with those who remain.”
If Allah returns you to a group of them, and they ask you for permission to go out, say, ‘You will never go out with me, nor will you ever fight an enemy with me. You were happy to stay behind the first time, so stay behind with those who are left behind.’
If GOD returns you to a situation where they ask your permission to mobilize with you, you shall say, "You will never again mobilize with me, nor will you ever fight with me against any enemy. For you have chosen to be with the sedentary in the first place. Therefore, you must stay with the sedentary."
So, if God sends you back to a group of them, and they ask your permission to come with you, then say: "You will not come with me ever; nor will you fight any enemy with me. You had accepted staying behind the first time, so stay with those who remain behind."
If God returns you to a group of them, and they ask your permission to come with you, then say, "You will not come with me ever; nor will you fight any enemy with me. You had accepted staying behind the first time, so stay with those who remain behind."