Göğüslerinde tasadan ne varsa çıkarıp almışız. Yanı başlarında ırmaklar akmaktadır. Derler ki: "Bizi buna ulaştıran Allah'a hamdolsun. Eğer Allah bizi doğru yola iletmeseydi biz kendiliğimizden doğru yolu bulamazdık. Ant olsun ki Rabb'imizin resulleri gerçeği getirmişlerdir." Onlara: "İşte yaptığınız işlere karşılık, hak ettiğiniz Cennet budur." diye seslenilir.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ve nezea'na | ve çıkarıp atmışızdır | نزع |
2 | ma | ne varsa | |
3 | fi | içinde | |
4 | sudurihim | göğüsleri | صدر |
5 | min | -den | |
6 | gillin | kin- | غلل |
7 | tecri | akmaktadır | جري |
8 | min | ||
9 | tehtihimu | altlarından | تحت |
10 | l-enharu | ırmaklar | نهر |
11 | ve kalu | ve dediler | قول |
12 | l-hamdu | hamdolsun | حمد |
13 | lillahi | Allah'a | |
14 | llezi | o ki | |
15 | hedana | lutfedip bizi getirdi | هدي |
16 | lihaza | buraya | |
17 | ve ma | ||
18 | kunna | biz | كون |
19 | linehtediye | (doğruyu) bulamazdık | هدي |
20 | levla | eğer | |
21 | en | ||
22 | hedana | bizi getirmeseydi | هدي |
23 | llahu | Allah | |
24 | lekad | muhakkak | |
25 | ca'et | getirmişler | جيا |
26 | rusulu | elçileri | رسل |
27 | rabbina | Rabbimizin | ربب |
28 | bil-hakki | gerçeği | حقق |
29 | ve nudu | onlara seslenildi | ندو |
30 | en | ||
31 | tilkumu | işte size | |
32 | l-cennetu | cennet | جنن |
33 | uristumuha | o size miras verildi | ورث |
34 | bima | karşılık | |
35 | kuntum | كون | |
36 | tea'melune | yaptıklarınıza | عمل |
Onların göğüslerinde kinden ne varsa hepsini çıkarıp atmışızdır. O cennette altlarından ırmaklar akmaktadır. "Lütfedip bizi buraya getiren Allah'a hamdolsun. Allah bizi getirmeseydi biz bunu bulamazdık. Rabbimizin peygamberleri gerçeği getirmişler" dediler. Onlara, "İşte size cennet, yaptıklarınıza karşılık size miras verildi" diye seslenilecektir.
(Cennette) altlarından ırmaklar akarken, göğüslerinde (kalplerinde) kinden ne varsa hepsini çıkarıp atmış olacağız.* (İşte bu cennetlikler) şöyle diyeceklerdir: "Bizi bu (cennete) ulaştıran Allah'a hamdolsun;* (çünkü) Allah bize yol göstermeseydi, biz yolumuzu bulamayacaktık. Şüphesiz ki Rabbimizin elçileri gerçeği getirmişler." Onlara "İşte yaptıklarınıza karşılık* miras olarak size verilen cennet burasıdır"* diye seslenilecektir.
Göğüslerinden kin ve kıskançlık duygularını çıkardık. Altlarından nehirler akarken: "Bizi buna ulaştıran ALLAH'a övgüler olsun. ALLAH bizi doğruya iletmeseydi biz doğruyu bulamazdık. Efendimizin elçileri gerçeği getirmişlerdi" dediler. Kendilerine: "İşte bu bahçe sizindir. Yaptıklarınıza karşılık olarak onu miras aldınız" diye seslendik.
Göğüslerinde tasadan ne varsa çıkarıp almışız. Yanı başlarında ırmaklar akmaktadır. Derler ki: "Bizi buna ulaştıran Allah'a hamdolsun. Eğer Allah bizi doğru yola iletmeseydi biz kendiliğimizden doğru yolu bulamazdık. Ant olsun ki Rabb'imizin resulleri gerçeği getirmişlerdir." Onlara: "İşte yaptığınız işlere karşılık, hak ettiğiniz Cennet budur." diye seslenilir.
Göğüslerindeki kötü bağlantıları* söküp atmışızdır. Alt taraflarından ırmaklar akacak ve diyeceklerdir ki "Bizi bu nimetlere kavuşturan Allah, her şeyi pek güzel yapmış. Allah bize bu yolu göstermeseydi onu kendiliğimizden bulamazdık. Rabbimizin elçileri gerçekten doğruyu getirmişler." Onlara şöyle seslenilecektir: "İşte size Cennet! Siz, yaptıklarınıza karşılık ona sahip oldunuz."
Ve yüreklerinde kin olarak ne varsa söküp atarız. Altlarından ırmaklar akar. Derler ki: "Bizi buna eriştiren Allah'a övgüler olsun! Allah, bize doğru yolu göstermeseydi, doğru yola erişemezdik. Gerçek şu ki, Efendimizin elçileri, bize gerçekle gelmişler!" Şöyle seslenilir: "Yaptıklarınıza karşılık kalıtçı yapıldığınız cennet, işte budur!"
Onları içlerine işlemiş olan her tür olumsuz duygu ve düşünceden tamamen arındıracağız, ayaklarının altından nehirler çağlayacak ve şu itirafta bulunacaklar: "Hamdin tamamı bizi bu (mutlu sona) ulaştıran Allah'a mahsustur; eğer Allah bize doğru yolu göstermemiş olsaydı, biz asla doğru yolu bulamazdık. Doğrusu, Rabbimizin elçileri bize gerçeği söylemişler." Ve yankılanan bir nida: "İşte, yaptığınız (iyiliklere) karşılık mirasçısı olduğunuz cennet bu!"
Göğüslerinde düşmanlıktan ne varsa söküp atmışızdır. Irmaklar akar altlarından. Şöyle derler: "Hamdolsun bizi buraya ulaştıran Allah'a. Eğer Allah bize kılavuzluk etmeseydi, biz buraya ulaşamazdık. Andolsun ki, Rabbimizin resulleri gerçeği getirmişler." Şöyle seslenilir: "İşte size, yaptıklarınıza karşılık mirasçı kılındığınız cennet."
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip almışız. Altlarından ırmaklar akar. Derler ki: "Bizi buna ulaştıran Allah'a hamd olsun. Eğer Allah bize hidayet vermeseydi biz doğruya ermeyecektik. Andolsun, Rabbimizin elçileri hak ile geldiler." Onlara: "İşte bu, yaptıklarınıza karşılık olarak mirasçı kılındığınız cennettir" diye seslenilecek.
Onların içlerinde kin namına ne varsa hepsini söküp atmışızdır, altlarından ırmaklar akar. Onlar: "Hamdolsun bizi buna eriştiren Allah'a. O, bize doğru yolu göstermeseydi, bizim kendiliğimizden bunun yolunu bulmamız mümkün değildi. Gerçekten Rabbimizin peygamberleri bize gerçeği getirdiler!" demektedirler. Onlara: "İşte bu gördüğünüz, yaptığınız iyi işler karşılığında mirasçısı olduğunuz cennettir." diye seslenilmektedir.
(ki, oraya girmeden önce) onların içlerinde (takılıp kalmış) olabilecek düşünce ya da duygu türünden uygunsuz ne varsa silip atacağız; orada önlerinde dereler-ırmaklar çağıldayacak; ve onlar: "Bütün övgüler, bizi bu (bahtiyarlığa) eriştiren Allaha yakışır; çünkü eğer O bize yol göstermeseydi biz asla doğru yolu bulamazdık! Ve Rabbimizin elçileri bize gerçekten de doğruyu söylemişler!" diyecekler. Ve (bir ses): "İşte geçmişte edip eyledikleriniz sayesinde kazandığınız cennet, bu!" diye yankılanacak
Biz onların kalplerinde kin namına ne varsa söküp attık. Altlarından da ırmaklar akar. "Hamd, bizi buna eriştiren Allah'a mahsustur. Eğer Allah'ın bizi eriştirmesi olmasaydı, biz hidayete ermiş olamazdık. Andolsun, Rabbimizin peygamberleri bize hakkı getirmişler" derler. Onlara, "İşte yaptığınız (iyi işler) sayesinde kendisine varis kılındığınız cennet!" diye seslenilir.
Bir halde ki derunlarında kin kabilinden ne varsa hepsini söküb atmışızdır, altlarından ırmaklar akar "hamdolsun o Allaha ki hidayetile bizi buna muvaffak kıldı, o bize hidayet etmese idi bizim kendiliğimizden bunun yolunu bulmamıza imkan yoktu, hakıkat rabbımızın Peygamberleri emri hakk ile geldiler" demektedirler, ve şöyle nida olunmaktadırlar: işte bu gördüğünüz o Cennet ki buna amelleriniz sebebiyle varis kılındınız
Göğüslerinden kinden (tasadan) ne varsa hepsini çıkarıp atmışızdır. Altlarından ırmaklar akmaktadır. "lutfedip bizi buraya getiren Allah'a hamdolsun, Allah bizi getirmeseydi, biz bunu bulamazdık! Rabbimizin elçileri, gerçeği getirmişler (söyledikleri doğruymuş)." dediler. Onlara: "İşte size cennet; yaptıklarınıza karşılık o size miras verildi" diye seslenildi.
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip almışız. Altlarından ırmaklar akar. Derler ki: "Bizi buna ulaştıran Tanrı'ya hamd olsun. Eğer Tanrı bize hidayet vermeseydi biz doğruya ermeyecektik. Andolsun rabbimizin elçileri hak ile geldiler." Onlara: "İşte bu, yaptıklarınıza karşılık olarak mirasçı kılındığınız cennettir" diye seslenilecek.
Kinden göğüslerinde (dünyadan kalma) ne varsa söküb atacağız. Altlarından ırmaklar akacakdır. "Hamd olsun Allaha ki, derler, bizi hidayetiyle buna kavuşdurdu. Eğer Allah bize hidayet etmeseydi kendiliğimizden bunun yolunu bulmuş olamazdık. Andolsun ki, Rabbimizin peygamberleri gerçeği getirmişlerdir". Onlara: "İşte (dünyada) yapmakda devam etdiğiniz (iyi işler) sayesinde mirascı edildiğiniz cennet budur" diye nida edilecekdir.
Göğüslerinde kinden ne varsa söküp atmışızdır. Altlarından ırmaklar akar ve derler ki: Hamdolsun Allah'a ki; bizi buna hidayet etti. Eğer Allah bizi hidayete erdirmemiş olsaydı, biz hidayete erecek değildik. Andolsun ki; Rabbımızınpeygamberleri hakkı getirmişlerdir. Onlara: Yapmakta olduklarınızdan dolayı mirasçısı kılındığınız cennet işte budur, diye seslenilir.
Göğüslerinde, kinden ne varsa söküp atarız. Altlarından ırmaklar akarken onlar şöyle der: -Bizi buraya yönelten Allah'a hamdolsun; Allah bizi hidayete iletmeseydi biz, doğru yolu bulamazdık. Rabbimizin elçileri hakkı getirmişler! -İşte size yaptıklarınızın karşılığı olarak mirasçısı olduğunuz cennet! diye onlara seslenilir.
Öyle bir halde ki içlerinde kin kabilinden ne varsa hepsini söküp çıkarırız, önlerinden ırmaklar akar."Hamdolsun bizi bu cennete eriştiren Allah'a!Eğer Allah bizi muvaffak kılmasaydı, biz kendiliğimizden yol bulamazdık. Rabbimizin elçilerinin gerçeği bildirdikleri bir kere daha kesinlikle anlaşılmıştır." derler. Kendilerine de: "İşte güzel işlerinize karşılık, karşınızda duran şu muhteşem cennete varis kılındınız, buyurun!" diye nida edilir.
Onların (cennet ashabının) içlerinde kin, sevgisizlik ne varsa söküp attık.. . Onların altlarından nehirler akar. . . "Bizi buna hidayet eden Allah'a aittir, HAMD! Eğer Allah bize hidayet etmeseydi, biz buna ulaşamazdık. . . Andolsun ki, Rabbimizin Rasulleri Hak olarak gelmiştir" derler. . . "İşte yaptığınız çalışmalar sebebiyle mirasçı kılındığınız cennet!" diye (onlara) nida edilir.
Göğüslerinden kin ve kıskançlık duygularını çıkardık. Altlarından nehirler akarken: 'Bizi buna ulaştıran ALLAH'a övgüler olsun. ALLAH bizi doğruya iletmeseydi biz doğruyu bulamazdık. Rabbimizin elçileri gerçeği getirmişlerdi,' dediler. Kendilerine 'İşte bu cennet sizindir. Yaptıklarınıza karşılık olarak onu miras aldınız,' diye seslendik
Göğüslerinde tasadan ne varsa çıkarıp almışız. Yanı başlarında ırmaklar akmaktadır. Derler ki: "Bizi buna ulaştıran Allah'a hamdolsun. Eğer Allah bize hidayet etmeseydi biz kendiliğimizden bu hidayete erişemezdik. Ant olsun ki Rabb'imizin rasulleri gerçeği getirmişlerdir." Onlara: "İşte yaptığınız işlere karşılık, hak ettiğiniz Cennet budur." diye seslenilir.
And We removed what was in their chests of hate; rivers will flow beneath them; and they will Say: "Praise be to God who has guided us to this, and we would not have been guided unless God guided us. The messengers of our Lord had come with truth." And it was called to them: "This is Paradise; you have inherited it for what you have done."
And We will remove any rancour from their hearts; there flow beneath them rivers; and they will say: “Praise belongs to God who has guided us to this! And we would not have been guided had not God guided us. The messengers of our Lord came with the truth.” And they will be called: “That is the Garden which you are made to inherit for what you did.”
We will strip away any rancour in their hearts. Rivers will flow under them and they will say, ‘Praise be to Allah who has guided us to this! We would not have been guided, had Allah not guided us. The Messengers of our Lord came with the Truth.’ It will be proclaimed to them: ‘This is your Garden which you have inherited for what you did.’
We will remove all jealousy from their hearts. Rivers will flow beneath them, and they will say, "GOD be praised for guiding us. We could not possibly be guided, if it were not that GOD has guided us. The messengers of our Lord did bring the truth." They will be called: "This is your Paradise. You have inherited it, in return for your works."
And We removed what was in their chests of hate; rivers will flow beneath them; and they will say: "Praise be to God who has guided us to this, and we would not have been guided unless God guided us. The messengers of our Lord had come with the truth." And it was called to them: "This is the Paradise; you have inherited it for what you have done."
We removed what was in their chests of jealousy and hidden enmity; rivers will flow beneath them; and they will say, "Praise be to God who has guided us to this, and we would not have been guided unless God guided us. The messengers of our Lord had come with truth." It will be announced to them: "This is paradise; you have inherited it for what you have done."