Ey inananlar! Benim ve sizin düşmanlarınızı evliya edinmeyin. Onlar, Hakk'tan size geleni inkar ettikleri halde onlarla yakınlık kuruyorsunuz. Oysaki Rabb'iniz olan Allah'a inanmanızdan dolayı Resul'ü ve sizi yurdunuzdan çıkardılar. Eğer Benim yolumda mücadele etmek ve rızamı kazanmak için yola çıktıysanız, niçin onlara yakınlık kurup sır veriyorsunuz? Ben, sizin gizli ve açık bütün yaptıklarınızı bilirim. Sizden kim bunu yaparsa o, kesinlikle yolun ortasından sapmış olur.
# | kelime | anlam | kök |
---|---|---|---|
1 | ya eyyuha | ey | |
2 | ellezine | kimseler | |
3 | amenu | inanan(lar) | امن |
4 | la | ||
5 | tettehizu | edinmeyin | اخذ |
6 | aduvvi | benim düşmanımı | عدو |
7 | ve aduvve kum | ve sizin düşmanınızı | عدو |
8 | evliya'e | dostlar | ولي |
9 | tulkune | siz iletiyorsunuz | لقي |
10 | ileyhim | onlara | |
11 | bil-meveddeti | sevgi | ودد |
12 | vekad | halbuki | |
13 | keferu | onlar inkar ettiler | كفر |
14 | bima | şeyi | |
15 | ca'ekum | size gelen | جيا |
16 | mine | -tan | |
17 | l-hakki | hak- | حقق |
18 | yuhricune | (yurdunuzdan) çıkardılar | خرج |
19 | r-rasule | Elçiyi | رسل |
20 | ve iyyakum | ve sizi | |
21 | en | dolayı | |
22 | tu'minu | inandığınızdan | امن |
23 | billahi | Allah'a | |
24 | rabbikum | Rabbiniz | ربب |
25 | in | eğer | |
26 | kuntum | iseniz | كون |
27 | haractum | çıkmış | خرج |
28 | cihaden | cihadetmek için | جهد |
29 | fi | ||
30 | sebili | benim yolumda | سبل |
31 | vebtiga'e | ve kazanmak için | بغي |
32 | merdati | benim rızamı | رضو |
33 | tusirrune | (nasıl) gizliyorsunuz | سرر |
34 | ileyhim | onlara | |
35 | bil-meveddeti | içinizde sevgi | ودد |
36 | veena | oysa ben | |
37 | ea'lemu | bilirim | علم |
38 | bima | şeyleri | |
39 | ehfeytum | sizin gizlediğiniz | خفي |
40 | ve ma | ve şeyleri | |
41 | ea'lentum | açığa vurduğunuz | علن |
42 | ve men | ve kim | |
43 | yef'alhu | bunu yaparsa | فعل |
44 | minkum | sizden | |
45 | fekad | elbette | |
46 | delle | sapmıştır | ضلل |
47 | seva'e | doğru | سوي |
48 | s-sebili | yoldan | سبل |
Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olan kimseleri dost edinmeyiniz. Onlar, size gelen gerçeği inkar ettikleri, Rabbiniz Allah'a inandığınızdan dolayı Peygamberi ve sizi yurdunuzdan çıkardıkları halde, siz onlara sevgi iletiyorsunuz. Benim yolumda savaşmak ve benim rızamı kazanmak için yurdunuzdan çıktığınız halde, içinizde onlara sevgi gizliyorsunuz. Oysa ben sizin gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz her şeyi bilirim. Sizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.
Ey iman edenler! Onlar size gelen gerçeği inkâr etmişlerken, Rabbiniz Allah'a imanınızdan dolayı Elçiyi de sizi de yurdunuzdan çıkarıyorken, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanlara (o kafirlere) içten sevgi besleyerek onları (sakın) dost edinmeyin! Benim yolumda cihad etmek (fedakârlık yapmak) ve rızamı kazanmak için (yurdunuzdan) çıktığınız hâlde, (hâlâ) onlara içten sevgi (mi) gizliyorsunuz (besliyorsunuz)! Ben sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilenim. Sizden kim bunu yaparsa (onları dost edinirse), elbette doğru yoldan sapmış olur.
Ey iman edenler, benim düşmanımı ve sizin düşmanınızı dost edinmeyin. Size gelen gerçeği inkar etmiş ve Efendiniz olan ALLAH'ı onayladığınız için elçiyi ve sizi (ülkenizden) çıkarmış oldukları halde siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rızamı kazanmak için yolumda bir cihada çıktıysanız, onları nasıl gizlice sevebilirsiniz? Oysa ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilirim. Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.
Ey inananlar! Benim ve sizin düşmanlarınızı evliya edinmeyin. Onlar, Hakk'tan size geleni inkar ettikleri halde onlarla yakınlık kuruyorsunuz. Oysaki Rabb'iniz olan Allah'a inanmanızdan dolayı Resul'ü ve sizi yurdunuzdan çıkardılar. Eğer Benim yolumda mücadele etmek ve rızamı kazanmak için yola çıktıysanız, niçin onlara yakınlık kurup sır veriyorsunuz? Ben, sizin gizli ve açık bütün yaptıklarınızı bilirim. Sizden kim bunu yaparsa o, kesinlikle yolun ortasından sapmış olur.
Ey inanıp güvenenler (müminler)! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları, dost (veli) bilmeyin. Siz onlara karşı sevgi gösteriyorsunuz. Oysa onlar, size gelen gerçeği görmezlikten gelmişlerdir. Rabbiniz olan Allah'a inanıp güvendiniz diye hem elçiyi hem de sizi yurdunuzdan çıkarmaktalar. Eğer benim yolumda ve benim rızamı kazanma arzusuyla mücadele (cihad) için çıktıysanız böyle yapmayın. Onlara duyduğunuz sevgi sebebiyle sır veriyorsunuz? Ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilirim. Kim bunu yaparsa düz yoldan çıkmış olur.
Ey inanca çağırılanlar! Düşmanlarımı ve düşmanlarınızı dost edinmeyin. Size gelen gerçeği inkar etmelerine karşın onlara sevgi gösteriyorsunuz. Efendiniz Allah'a inandığınız için, elçiyi ve sizi çıkarıyorlar. Benim yolumda çaba göstermek ve Benim hoşnutluğumu kazanmak isteğiyle çıktıysanız, onlara gizli bir sevgiyle yaklaşmayın. Çünkü Ben, gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da bilirim. Ve aranızdan kim bunu yaparsa, gerçeğin yolundan artık sapmıştır.
Siz ey iman edenler! Benim ve sizin düşmanlarınızı can dostlar edinmeyiniz! Siz onlara yürek dolusu sevgi sunuyorsunuz, ama onlar size gelen bütün hakikati kökten inkar edip Elçi'yi ve sizi, sırf Rabbiniz Allah'a iman ettiniz diye sürüp çıkarıyorlar. Doğrusu sizler de, Benim davam uğruna ve rızamı kazanmak için yapılmış bir cihad sonucunda çıkmıştınız. (Ama şimdi) onlara, fıtri sevgiyi gerekçe yaparak sır veriyorsunuz; ne ki Ben sizin gizlediklerinizi de, açığa vurduklarınızı da çok iyi bilirim: Artık sizden kim böyle yaparsa, işte o doğru yolun ortasında sapıtmış demektir.
Ey iman sahipleri! Düşmanımı ve düşmanınızı dostlar yerine tutmayın! Onlar, size Hak'tan geleni inkar ettikleri, Rabbiniz Allah'a inandığınız için Peygamber'i ve sizi yurdunuzdan çıkardıkları halde, siz onlara sevgi sunuyorsunuz. Benim yolumda gayret sarf etmek, benim hoşnutluğumu kazanmak için seferber olduğunuz halde, içinizde onlara sevgi gizliyorsunuz. Sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da en iyi ben bilirim. Sizden kim bunu yaparsa denge yolundan sapmış olur.
Ey iman edenler, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları veliler edinmeyin. Siz onlara karşı sevgi yöneltiyorsunuz; oysa onlar haktan size geleni inkar etmişler, Rabbiniz olan Allah'a inanmanızdan dolayı elçiyi de, sizi de (yurtlarınızdan) sürüp çıkarmışlardır. Eğer siz, Benim yolumda cihad etmek ve Benim rızamı aramak amacıyla çıkmışsanız (nasıl) onlara karşı hala sevgi gizliyorsunuz? Ben, sizin gizlediklerinizi ve açığa vurduklarınızı bilirim. Kim sizden bunu yaparsa, artık o, elbette yolun ortasından şaşırıp sapmış olur.
Ey iman edenler, düşmanımı ve düşmanınızı dostlar edinmeyin! Onlar, size gelen gerçeği inkar etmişken siz onlara dostluk gösteriyorsunuz. Onlar, Rabbiniz olan Allah'a iman ettiğiniz için peygamberi ve sizi (yurdunuzdan) çıkarıyorlardı. Eğer sizler, Benim yolumda ve hoşnutluğum uğrunda savaşa çıktıysanız (böyle yapmazsınız). Siz, dostluk göstererek onlara sır veriyorsunuz, oysa Ben sizin gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da tamamen bilirim ve içinizden her kim onu yaparsa, artık düz yolun ortasında şaşırmış olur.
Siz ey imana ermiş olanlar! Size gelmiş olan bütün hakikatleri inkar eden ve (yalnızca) Rabbiniz Allah'a inandığınız için Elçi'yi ve sizi (yurtlarınızdan) süren düşmanlarımı -ki onlar aynı zamanda sizin de düşmanlarınızdır- şefkat göstererek dost edinmeyin! Eğer Benim yolumda cehd göstermek için ve Benim rızamı kazanmak arzusuyla (evlerinizden) çıkıp gitti(ği)niz (doğru) ise, onlara gizli bir şefkatle yaklaş(arak dostluk yap)mayın; çünkü hem açıktan yaptığınız hem de gizlemiş olduğunuz her şeyden tamamiyle haberdarım. Ve içinizden bunu her kim yaparsa doğru yoldan sapmış olur.
Ey İman edenler! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Halbuki onlar size gelen hakkı inkar ettiler. Rabbiniz olan Allah'a inandınız diye Resulü ve sizi yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer rızamı kazanmak üzere benim yolumda cihad etmek için çıktıysanız (böyle yapmayın). Onlara gizlice sevgi besliyorsunuz. Oysa ben sizin gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilirim. Sizden kim bunu yaparsa, mutlaka doğru yoldan sapmıştır.
Ey o bütün iyman edenler! Düşmanımı ve düşmanınızı dostlar yerine tutmayın, siz onlara meveddet ilka ediyorsunuz, onlar ise haktan size gelene küfrettiler, rabbınız Allaha iyman ediyorsunuz diye sizi ve Peygamberi çıkarıyorlardı, eğer sizler benim yolumda ve rızam uğurunda cihad için çıktınızsa... Siz meveddetle onlara sir veriyorsunuz, halbuki ben sizin gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da hepsini bilirim ve içinizden her kim onu yaparsa artık düz yolun ortasında şaşırmış olur.
Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olan kimseleri dost edinmeyin. Onlar size gelen gerçeği inkar ettikleri, Rabbiniz Allah'a inandığınızdan dolayı Elçiyi ve sizi (yurdunuzdan) çıkardıkları halde siz onlara sevgi iletiyorsunuz. Benim yolumda cihad etmek ve benim rızamı kazanmak için (yurdunuzdan) çıktığınız halde içinizde onlara sevgi (mi) gizliyorsunuz? Oysa ben sizin gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz her şeyi bilirim. Sizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.
Ey inananlar, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları veliler edinmeyin! Siz onlara karşı sevgi yöneltiyorsunuz; oysa onlar haktan size gelene küfretmişler, rabbiniz olan Tanrı'ya inanmanızdan dolayı elçiyi de, sizi de (yurtlarınızdan) sürüp çıkarmışlardır. Eğer siz, benim yolumda cihad etmek ve benim rızamı aramak amacıyla çıkmışsanız (nasıl) onlara karşı hala sevgi gizliyorsunuz? Ben, sizin gizlediklerinizi ve açığa vurduklarınızı bilirim. Kim sizden bunu yaparsa, artık o elbette yolun ortasından şaşırıp sapmış olur.
Ey iman edenler, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız (olanlar) ı dostlar edinmeyin. (Kendileriyle aranızdaki) sevgi yüzünden onlara (peygamberin maksadını) ulaşdırırsınız (değil mi)? Halbuki onlar Hakdan size gelene küfretmişlerdir. Peygamberi de, sizi de Rabbiniz olan Allaha iman ediyorsunuz diye (yurdlarınızdan) çıkarıyorlardı onlar. Eğer siz benim yolumdan savaşmak, benim rızaamı aramak için çıkmışsanız (bunu yapmazsınız). Onlara haala muhabbet mi gizleyeceksiniz? Halbuki ben sizin gizlediğinizi de, açıkladığınızı da çok iyi bilenim. İçinizden kim bunu yaparsa muhakkak ki yolun ta ortasından sapmış olur.
Ey iman edenler; benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Onlar, size gelen gerçeği inkar etmişken onlara sevgi gösteriyorsunuz. Halbuki onlar; Rabbınız olan Allah'a inandığınızdan dolayı sizi ve peygamberi yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer siz, benim yolumda savaşmak ve hoşnudluğumu kazanmak için çıkmışsanız; onlara nasıl sevgi gösterirsiniz? Oysa Ben, sizin gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilirim. İçinizden kim bunu yaparsa; şüphesiz ki doğru yoldan sapmış olur.
-Ey İman edenler, benim de düşmanım sizin de düşmanız olanları, dost edinmeyin. Size haktan geleni inkar etmişlerken; siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rabbiniz olan Allah'a iman ediyorsunuz diye Peygamberi de sizi de yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer benim yolumda cihat etmek ve benim razılığımı almak için çıktıysanız gizlice onlara sevgi beslemeyin. Ben gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilirim. Sizden kim bunu yaparsa, doğru yoldan sapmış olur.
Ey iman edenler! Benim de sizin de düşmanlarınızı dost edinmeyin. Onlar size gelen gerçeği reddettikleri halde, siz onlara sevgi sunuyorsunuz. Resulullahı ve sizi, sırf Rabbiniz olan Allah'a inandığınız için, vatanınızdan kovuyorlar. Siz Benim yolumda cihad etmek ve Benim rızamı kazanmak için yurdunuzdan çıkarılmayı göze aldıysanız, nasıl olur da onlara sevgi gösterip sır verirsiniz? Halbuki Ben sizin gizlediğiniz ve açıkladığınız her şeyi bilmekteyim. Doğrusu içinizden kim bunu yaparsa, artık doğru yoldan sapmış olur.
Ey iman edenler! Benim düşmanım, sizin de düşmanınız olanları veliler edinmeyin! Onlar, size Hak'tan geleni inkar ettikleri halde; Rabbiniz, Esma'sıyla hakikatiniz olan Allah'a iman ettiğiniz için Rasulü ve sizi (yurdunuzdan) çıkardıkları halde, siz onlara sevginizi ilka ediyorsunuz. Eğer yolumda cihat etmek ve rızamı talep etmek için çıkmış iseniz (dost edinmeyin); oysa onlara sevginizi (içinizde) gizliyorsunuz. Ben gizlediğinizde ve açıkladığınızda olarak bilirim! Sizden kim bunu yaparsa, yolun denge noktasından gerçekten sapmıştır.
Ey inananlar, benim düşmanımı ve sizin düşmanınızı dost edinmeyin. Size gelen gerçeği inkar etmiş ve Rabbiniz olan ALLAH'a inandığınız için elçiyi ve sizi (ülkenizden) çıkarmış oldukları halde siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Rızamı kazanmak için yolumda bir cihada çıktıysanız, onları nasıl gizlice sevebilirsiniz? Oysa ben, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da çok iyi bilirim. Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.
Ey inananlar! Benim ve sizin düşmanlarınızı evliya edinmeyin. Onlar, Hakk'tan size geleni inkar ettikleri halde onlarla yakınlık kuruyorsunuz. Oysaki Rabb'iniz olan Allah'a inanmanızdan dolayı Rasul'ü ve sizi yurdunuzdan çıkardılar. Eğer Benim yolumda mücadele etmek ve rızamı kazanmak için yola çıktıysanız, niçin onlara yakınlık kurup sır veriyorsunuz? Ben, sizin gizli ve açık bütün yaptıklarınızı bilirim. Sizden kim bunu yaparsa o, kesinlikle yolun ortasından sapmış olur.
O you who believe, do not take My enemy and your enemy as allies, you extend love to them, even though they have rejected the truth that has come to you. They drive you and the messenger out, simply because you believe in God, your Lord. If you are mobilizing to struggle in My cause, seeking My blessings, then how can you secretly love them I am fully aware of everything you conceal, and what you declare. And whosoever of you does this, then he has gone astray from the right path.
O you who heed warning: take not My enemy and your enemy as allies, extending to them love, when they have denied that which has come to you of the truth — they, turning out the Messenger and you because you believe in God, your Lord, if you go forth to strive in My cause and seeking My pleasure — showing them love in secret. And I best know what you conceal and what you proclaim; and whoso does it among you, he has strayed from the right path.
You who have iman! do not take My enemy and your enemy as friends, showing love for them when they have rejected the truth that has come to you, driving out the Messenger and yourselves simply because you have iman in Allah your Lord. If you go out to do jihad in My Way and seeking My pleasure, keeping secret the love you have for them, I know best what you conceal and what you make known. Any of you who do that have strayed from the right way.
O you who believe, you shall not befriend My enemies and your enemies, extending love and friendship to them, even though they have disbelieved in the truth that has come to you. They persecute the messenger, and you, just because you believe in GOD, your Lord. If you mobilize to struggle in My cause, seeking My blessings, how can you secretly love them? I am fully aware of everything you conceal, and everything you declare. Those among you who do this have indeed strayed off the right path.
O you who believe, do not take My enemy and your enemy as allies. You extend love to them, even though they have rejected the truth that has come to you. They drive you and the messenger out, simply because you believe in God, your Lord. If you are mobilizing to strive in My cause, seeking My blessings, then how can you secretly love them? I am fully aware of everything you conceal and what you declare. And whoever of you does this, then he has gone astray from the right path.
O you who acknowledge, do not take My enemy and your enemy as allies, you extend love to them, even though they have rejected the truth that has come to you. They drive you and the messenger out, simply because you acknowledge God, your Lord. If you are mobilizing to strive in My cause, seeking My blessings, then how can you secretly love them? I am fully aware of everything you conceal and what you declare. Whosoever of you does this, then he has gone astray from the right path.